Page 185 - 1-4_2
P. 185

Amasya Tarihi 1-4. Cilt                                                             Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
               Amasya Tarihi Cilt: 1


                             Tahkîk ile yazdı ona târîh-i mufassal
                             Asrî gibi bir hâdim-i fahhâr-ı Amasya

                      Arz  edilen  âsâr-ı  mütekaddimîn,  Amasya'nın  kâffe-i  ahvâl  ve  ricâlini  câmi'
               olamadığından  bunları  zamm  ve  ilâve  ederek  bir  târîh-i  mufassal  tahrîrini  tasmîm  eden
               muharrir-i  âciz,  zamân-ı  sabâvetimde  bir  müddet  edebiyât  ile  iştigâl  etdiğim  cihetle  akrân
               arasında "Asrî" mahlasını ihtiyâr ve ba'dehû tetebbu'ât-ı târîhiyyeye hasr-ı iştigâl etmiş idim.
                      Esnâ-yı  tahsîlde  Amasya  târîhi  hakkında  taharriyât  ve  tetebbu'ât-ı  âcizânemi  ve
               taharriyât-ı  ciddiyenin  safahât-ı  muhtelifesini  arz  edebilmek  için  terceme-i  hâlimden  bir
               kısmını beyân etmek zarûreti hâsıl olduğuna binâ'en zarûretin îcâb etdiği kadarı zikr olunur:
                      Amasya'da "Çeribaşı Mahallesi"nde câmi-i şerîfin ittisâl-i garbîsinde bulunan hânede
               1286 Recebinin son cum'ası seherinde "Abdîzâde el-Hâc Mehmed Ağa bin Abdî Ağa bin el-
               Hâc  Mehmed  Ağa  bin  Abdî  Ağa  bin  el-Hâc  Ali  Ağa  bin  Alaybeyi  Kara  Hüseyin  Ağa"
               sulbünden tev'em olarak tevellüd edib pederim tarafından "Hüseyin" [335] tesmiye ve vâlidem
               "Zâhide  Hâtun  binti  el-Hâc  Hâfız  Osmân  Efendi  bin  Şeyhü'l-Kurrâ  el-Hâc  Halîl  Efendi"
               tarafından  Kuba  evliyâsı  "Hüsâmeddîn  Halvetî"  hazretlerine  muhabbeten  "Hüsâmeddîn"
               lakabıyla telkîb edildiğimi peder ve vâlidem nakl etmekde idi.
                      1296'da  ibtidâ  "Balcı  Mektebi"ne  gidip  orada  hıfz-ı  Kur'ân  ve  1300'de  "Mekteb-i
               Rüşdî"ye girip dört senede Türkî, Arabî, Fârisî, Târîh, Coğrafya, Hendese, Hesâb gibi fünûnun
               kavâ'id ve mukaddemâtını kırâ'at ve ta'allüm-i hat ederek 1304'de üstâdım "Arhavîli Osmân
               Remzî  Efendi"nin  hüsn-i  teveccühü  sâyesinde  birincilikle  şehâdetnâme  ahz  ve  el-yevm
               Amasya  müftüsü  bulunan  "Mecdîzâde  Hâfız  Abdurrahmân  Kâmil  Efendi"  hazretlerinin  ve
               birâderi merhûm "Hâfız Mustafa Sâdık Efendi"nin derslerine devâm eyledim.
                      Mektebin üçüncü sınıfında iken "Abdullatîf Efendi Kütübhânesi" ittisâlinde bulunan
               fetvâhâne fevkindeki hücrede beytûtet ederek "Şirvânîzâde Ahmed Enver Efendi"den "Bostân-ı
               Sa'dî", "Yûsuf ve Zelîhâ-yı Câmi" manzûmelerini kırâ'at ve lugât-ı Fârisiyye'den "Şu'ûrî ve
               Nâsırî"  ferhenglerini,  "Burhân-ı  Kâtı'"ı  ve  ba'dehû  "Pendnâme-i  Attâr"ı,  "Mantıku't-Tayr"ı,
               "Hâfız-ı Şîrâzî Dîvânı"nı, Acem şu'arâsının müntehabât-ı eş'ârını, "Harâbât-ı Ziyâ Paşa"yı ve
               "Şehnâme-i Firdevsî"yi mütâla'a eyledim.
                      Diğer  tarafdan  "Kâfiye"  ve  "Şâfiye"  üzerine  "Şeyh  Rızâ"  ve  "Seyyid  Abdullah"ın
               şerhlerini ve "Îsâgocî" üzerine "Fenârî Şerhî" [336] hâşiyelerini kırâ'at ve "Vankulu", "Ahterî"
               gibi  lugât-ı  Arabiyye  kitâblarını  mütâla'a  edib  yanımda  bulunan  kütübhâneden
               "Vefeyâtü'l-A'yân" ve "Şakâ'ik-i Nu'mâniyye" ve "Osmân Fâ'ik Efendi"nin kütübhânesinden
               "Tabakât-ı İsnevî" nâm terâcim kitâblarını ahz ve mütâla'a eyledim.
                      "Şehnâme"den  mülûk-ı  sâlife-i  Îrân'ın  vukû'âtı,  "Vefeyâtü'l-A'yân"  ile  "Şakâ'ik-i
               Nu'mâniyye"den  terâcim-i ahvâl-i  a'yânın  te'sîrâtı,  bende  Amasya'nın  yalnız  ulemâ-yı
               hâzırasını cem' ve terâcim-i ahvâlini tahrîre bir şevk uyandırdığından 1305'de ulemâ-yı benâmı
               ziyâret  ve  terâcim-i  ahvâl  ve  ensâbından  istifsâra  gayret  eylediğim  zamân,  ulemânın
               ba'zılarından takdîr gördüm.
                      Fakat  şevkim  gitdikçe  tezâyüd  ederek  Amasya'nın  ahvâl-i  târîhiyyesini,  ulemâ-yı
               sâlifesini de yazmağa kadar ilerlemiş olduğundan Amasya'da mevcûd olan kütübhâneleri devr
               ve  kubûr-ı  mevtâyı  ziyâret  ederek  mezâr  taşlarını  kırâ'at  ve  "Şâmîce",  "Gök  Medrese"
               mahallelerinde  görülen  eski  türbeleri  hayretle  temâşâ  eylediğim  esnâda  "Vâzıh  Efendi"nin
               "Amasya Târîhi"ni bulup mütâla'a etdim.
                      Bu  târîhde  yazılmış  olan  akvâl  ve  hikâyâta  bir  türlü  kanâ'at  edemedim  ise  de
               Amasyalılar'ın  ahlâk  ve  tabâyi'ine  dâ'ir  verdiği  ma'lûmâtından  müte'essir  olduğum  hâlde
               Amasya'nın  fütûhâtına  dâ'ir  olan  hikâyâtından  münşerih  oldum.  Şu  hikâyât-ı  acîbenin
               hakîkatlerini araştırmak için bende fevkalâde bir merâk-ı ciddî uyandı. [337]
                      Tevsî'-i  ma'lûmât  ve  ikmâl-i  tahsîl  için  1307'de  İstanbul'a  gidip  "Kalenderhâne
               Medresesi"nde ikâmet ve "Tokâdîzâde el-Hâc Ahmed Nûreddîn Efendi" hazretlerinin dersine

                                                           172
                                                           184
   180   181   182   183   184   185   186   187   188   189   190