Page 190 - 1-4_2
P. 190
Amasya Tarihi 1-4. Cilt Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
Müşârün-ileyhin evlâdından "Şâdî, Burak" Beyler'in câmii, tekkesi, mektebi, çeşmesi
ve "Mahmûd Şâh Çelebi Mektebi" ve "Emîr Bey" nâmıyla meşhûr "Ya'kûb Şâh Bey"in zâviyesi
bu nâhiyededir. "Ortaköy"den ve bunların evlâdından meşhûr "Geldiklanlı Ali Paşa" ve
Amasya'da "Hacı Vehhâb Oğulları"nın ceddi bulunan sâdât-ı ulemâdan "es-Seyyid el-Hâc
Abdulvehhâb Efendi" ve "Olus Köyü"nden "es-Seyyid İbrâhim Paşa" gibi zevât zuhûr etmişdir.
"Geldiklan Nâhiyesi"nde kâ'in "Ilıca Karyesi" sahrânın ortasında bulunan ılıcanın
nâmıyla müsemmâ olup "Geldiklan Hamâmı"nı 987'de meşâhîr-i a'yândan "Amasyalı Rıdvân
Ağa" binâ ve vakf etmişdir. "Yağmur Köyü", 690 hudûdunda pek meşhûr olan Türk
beylerinden "Nûreddîn Yağmur Bey"in nâmıyla müsemmâdır. Evlâdından [350] "Nâsıreddîn
Mehmed, Şerefeddîn Mukbil" Beyler pek meşhûrdur. "Doğan ve Alikadı Karyeleri" ulemâ ve
kudâtdan "Bedreddîn Doğan, Alâ'eddîn Ali" nâmlarıyla müsemmâ olmuşlardır. "Boğa Karyesi"
dahi rü'esâ-yı etrâkdan birinin nâmıyla müsemmâ olup evlâdından "Sadreddîn Mehmed bin
Hızır et-Türkmânî" 675 sâlinde meşâhîr-i kudâtdan ve ricâl-i ilmiyyedendir.
Bu "Geldiklan Nâhiyesi", Selçûkîlerin nüfûzu Amasya'dan zâ'il oldukda "Simre
Nâhiyesi" i'tibâr ve merkezi "İltekin Karyesi" ittihâz edilmiş olduğu vesâ'ik-i atîkadan
anlaşılmakdadır. Urefâ-yı Mevleviyye'den "Sivaslı Şeyh İlik Dede"nin nâmıyla müsemmâ olan
köyünde tekkesi meşhûr olup mahdûmu "Pîr Mezîd Çelebi" Amasya'da kibâr-ı ulemâdandır.
"Şâdgeldi Pâdişâh" evlâdının bu köyde, "Efkeri"de, "Kızılca-i Sağîr"de, "Ilıca"da tekkeleri,
medreseleri, mektebleri, hamâmları vardır.
Bâlâda arz edildiği üzere Amasya Sancağı'nı teşkîl eden kazâlardan birincisi ve merkezi
olan "Amasya Kazâsı" müştemilâtı bunlardan ibâret olup ikincisi "Hacıköyü Kazâsıdır.
II- "Hacıköyü Kazâsı" : Amasya Sancağı'nın şimâl-i garbî taraflarını ihâta eder.
Merkezi "Taşan Dağı"nın cenûbunda kâ'in sahrânın ortasında binâ edilmiş olan "Hacıköyü
Kasabası"dır.
"Hacıköyü Kazâsı"nın hey'et-i umûmiyyesi gâyet münbit ve mahsüldâr [351] olup
şarkan Merzifon, garben Osmâncık, cenûben Mecidözü ve Amasya ve şimâlen Köprü
kazâlarıyla mahdûddur. Garb tarafında bulunan "İnegöl Dağları" mürtefi', ormanı meşhûr,
yaylaları makbûl, suları mebzûl olduğundan Hacıköyü ve Osmâncık Kazâları'nın ihtiyâcât-ı
mübrimesinden bir kısm-ı mühimmini te'mîn etmekdedir.
Hacıköyü Kasabası, fütûhât-ı İslâmiyye evâ'ilinde "Kimârî-Kimri" Türkleri'nden bir
kısmı buraya iskân edildiği münâsebetle "Kimârî" denmiş ve üç yüz seneden ziyâde bu isim ile
müsemmâ iken "Kimri" kabîlesi efrâdından zuhûr eden "Sadreddîn Artuk et-Türkmânî
el-Kımârî" 780 hudûduna kadar burayı bir sûret-i ciddiyede i'mâr ve câmi-i şerîf, mekteb gibi
mebânî-i dîniyye ve ilmiyye binâ eylediği münâsebetle "Artukâbâd" tesmiye edilmiş ve kesb-i
cesâmet edib "Kimârî" nâmı bir mahalleye alem olarak kalmış ve mu'ahharan cüz'î tahrîfe
uğrayıp "Cimâre" denmişdir.
Ba'dehû sadr-ı müşârün-ileyhin ahfâdından "Hacı Ahmed Çelebi bin Mehmed Çelebi"
896 sâlinden i'tibâren "Gümüş Ma'deni Nâzırı" olarak tûl müddet burada ikâmet ve umrânını
tezyîde gayret ederek dâr-ı bekâya rıhlet eylediği münâsebetle "Hacı Nâzır Köyü" denmiş ve
biraz daha cesâmet peydâ ederek "Artukâbâd" dahi bir mahalleye alem-i mahsûs olarak
kalmışdır. Galat-ı âmme olarak "Hacı Nadır Köyü" nâmıyla iştihâr eden bu isimden "Nadır"
lafzı [352] dahi hazf olunup "Hacıköyü" denmiş ve şu teceddüdât ve tebeddülâta bütün kuyûd-ı
atîka şehâdet etmekde bulunmuşdur. Bir müddet "Köprülü Mehmed Paşa"ya "Gümüş Ma'deni"
hâs arpalık tevcîh ve burada ikâmeti emr buyurulmuş olduğundan mu'ahharan kârgîr ve gâyet
muhkem bir kârbânsarây ve yanında bir bedestân binâ ve şimâlinde cesîm bir câmi-i şerîf ve
yanında bir hamâm-ı latîf ihyâ ederek cümlesini de 1071'de vakf etmişdir.
1170'de ahfâdından "Köprülüzâde Abdülbâkî Bey bin Hâfız Ahmed Paşa" gümüş
ma'deni emîni ve za'îmi olarak burada ikâmet etdiği esnâda câmi-i şerîfi tecdîd ve bir hamâm-ı
latîf daha ilâveten binâ ve evkâfını tanzîm ederek kasabanın imâret ve şerefini tezyîd etmişdir.
177
189