Page 264 - 1-4_2
P. 264

Amasya Tarihi 1-4. Cilt                                                             Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
                                                                             Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR


               cihetlerinde yeni hükûmetler teşekkül etmekle Hititler'den bir kısmı Mısır ve Âsûr devletlerine
               ve yeni teşekkül eden hükûmâta tâbi' ve bir kısmı da Amâsît ve Lâzît hükûmetlerine ilticâ
               etmişler idi.
                      Hitit devlet-i müttefikasının inkırâzından Amâsît hükûmeti dahi müte'essir olup dâ'ire-i
               nüfûzu daralmış; şimdiki Amasya, Tokâd, Canik, Çorum, Sivas, Karahisâr-i  Şarkî,  Yozgat
               sancaklarından müteşekkil bir kıt'aya münhasır kalmış, bu dâ'ireye dahi Harşenûn denmişdir.
               Kapadokya [129] kıt'asının Kayseriyye livâsını ve havâlîsini gâ'ib etdiği cihetle Kapadokya iki
               kısma ayrılmışdır.
                      Merâsıdu'l-Ittılâ'da mestûr olduğu üzere Harşenûn bir kürenin ya'nî bilâd-ı adîdeden
               müteşekkil bir kıt'anın ismi olup Harşene beldesi bu kıt'anın merkez-i hükûmetidir. Harşenûn,
               "Karsânûn"  lafzından  mu'arreb  olup  "Karsân'a  âid  ve  mensûb  olanlar"  demekdir.  Amâs
               "Amâsûn"  ve  Kutây  "Kutâyûn,  Kutâgûn"  ve  Kirâs  "Kirâsûn"  gibi.  Binâ'en-aleyh Amazon
               yerine "Karsânûn, Karzânûn" kâ'im olmuşdur.
                      Müverrih-i meşhûr Morgan'ın ifâdesinden müstebân olduğu üzere Tûrânîler'den Hititler
               takrîben hicretden üç bin sene evvel Küçük Asyâ'ya gelip te'sîs-i hükûmet ve 1280 yıl kadar
               Anadolu'da  neşr-i  medeniyyet ederek kable'l-hicre  1822  senelerinde  münkarız  olmuşdur.
               Anadolu  Tûrân  hükümdârlarının  ya'nî  hâkânlarının  adları  bâlâda  mezkûr  olan  Silsile'de
               muharrer görülmekle nakl edildi.
                      Zikr edilen  esâmî-i hükümdârân-ı  Tûrân'dan  müstefâd  olduğu  üzere  bunlar  dört
               sülâleden ibâretdir. Dördüncü sülâlenin isimleri tâm olarak bulunamadı. Bunların isimlerinde
               nâkıs ve zâ'id olabilir. Fırât kenârında vaktiyle pek ma'mûr olan "Hit" beldesi, Hitit adından
               galat olarak bunların nâmını muhâfaza etmekdedir.
                      Avrupa müdekkikleri nukûd-ı vâfire, himem-i azîme sarf ederek Anadolu'da hafriyyât-ı
               mühimme icrâsıyla şu hakîkatlerden bir kısmını meydâna çıkardıkları [130] ve mütebâkîsini de
               çıkarmağa  çalışdıkları  hâlde  biz  Tûrânîler,  kendi  milletdaşımız  olan  şu  Hititler  hakkında
               bî-haber bulunuyoruz.
                      Amasya hükümdârı Karsân Hân, Hitit devlet-i müttefikasının inkırâzı üzerine dâ'ire-i
               hükûmetini muhâfaza altına almağa mecbûr olup Amasya'nın şimâlinde kâ'in yüksek bir dağın
               tepesinde bir kale-i metîne binâ etmekle orayı makarr-ı hükûmet ittihâz ve kendi adıyla tesmiye
               etmiş  ve  mu'ahharan  ta'rîb  olunup  "Harşene"  denmişdir.  Tevârîh-i  garbiyyede "Karisini"
               mestûrdur.
                      Ba'dehû encüm-perest kavirlerinin ya'nî vâ'izlerinin makarr-ı ikâmeti olmakla "Kavira"
               tesmiye edilmiş ve kutlu sayılmış olan Nîksâr şehrinin şimâl-i şarkîsinde kâ'in yüksek ve üzeri
               düz bir dağ üzerine diğer bir kal’a-i metîne inşâ edib ona da "Karsân" nâmını vermiş ve ba'dehû
               Rûmlar bunun âhirine bir sîn ilâvesiyle "Karsanûs, Harsânûs" demişdir. Mu'ahharan Romalılar
               Diyopolis, ba'dehû Niyuksâr tesmiye etmekle bundan galat olarak "Nîksâr" kalmışdır.
                      Müverrih  Morgan'ın  zabtından  istidlâl  olunduğu  üzere  Karsân  Hân'ın  hicret-i
               nebeviyyeden 1822 yıl kadar evvel Amasya'da hükûmet eylediği ma'lûm olabilirse de kaç yıl
               hükûmet sürdüğü anlaşılamadı. Ancak yirmi otuz seneden ziyâde icrâ-yı hükûmet eylediği,
               zamânında  müte'addid  kale  inşâ  ve  Amazon  dâ'iresi  Harşenûn  nâmına  tahvîl  edilmesinden
               istidlâl olunmakdadır. Ba'dehû oğlu Sülîm Hân Amasya hükümdârı olmuşdur. [131]
                      Sülîm  Hân  zamânında  Çanakkale  civârında  birçok  hurâfâtın  masdarı  olan  Truva
               harbinde  münhezim  olan  Yunânîler'den  büyük  bir  kısmı  Akdeniz  ve  diğer  bir  kısmı  da
               Karadeniz sevâhiline ilticâ ederek Harşenûn dâ'iresi dâhilinde olup o zamân Sânîtler'in meskûn
               olduğu şimdiki Canik (Sânit) taraflarına ilk olarak gelmişlerdir.
                      Sülîm  Hân  pederinin  binâ  etdirdiği  Harşene  kalesini  ikmâl  ederek  orada  ikâmet
               etmişdir.  Ba'dehû  oğlu  Amâs  Hân  Harşenûn  hükümdârı  olup  akvâm-ı  mütecâvire  ile  harb
               eylemiş  ve  Amentâs  nâmıyla  meşhûr  olmuşdur.  Ba'dehû  oğlu  Tânûş  Hân  Harşenûn  ya'nî
               Amasya hükümdârı olup el-yevm Sivas vilâyetine mülhak Tanus kasabasıyla Amasya sancağı
               dâhilinde Danûsiyye (Tanûşîn) kasabası ve kalelerini binâ etmişdir.

                                                           562
                                                           263
   259   260   261   262   263   264   265   266   267   268   269