Page 272 - 1-4_2
P. 272

Amasya Tarihi 1-4. Cilt                                                             Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
                                                                             Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR


               olup "Argunlu" demekdir. Binâ'en-aleyh bu Amentas, Amasya'nın Karsan sülâlesinden son
               hükümdârı olan Argun Hân'ın evlâdından ya'nî Amasitler'den Amas olmalıdır.
                      Amentas, Küçük Asya hükümdârı Antigon tarafından kemâl-i miknet ile idâre-i umûr-ı
               vilâyet  ederken  Antigon'un  aleyhinde  ittifâk  eden  İskender'in  kibâr-ı  ümerâsı  mûmâ-ileyhi
               kable'l-hicre 924'de harben ber-taraf ederek zîr-i hükmünde olan memâliki taksîm etdikleri
               esnâda i'lân-ı istiklâl etmiş idi. 282
                      Fakat  Antigon'un  satvetinden  korkup  gizlenmeğe  mecbûr  olan  esbak  Kapadokya
               hükümdârı Birinci Aryarat'ın yeğeni ya'nî birâderi Urufren'in oğlu İkinci Aryarat, Antigon'un
               katlinden sanra  Amentas  aleyhinde  Ermeniler'den  Arduvaz'ın  mu'âvenetiyle  Kapadokya'da
               hurûc  eyledi.  Diğer  tarafdan  esbak  Amasya  vâlîsi  olup  def'  edilen  ve  ba'dehû  Gemlik'de
               ikâmetle münâfıkâne hareketinden dolayı Antigon'un elinde maktûl olan İkinci Mihridâd'ın
               oğlu Üçüncü Mihridâd firâr ederek Ilgaz Dağı'nda ihtifâ etmiş idi. Bu da Amentas aleyhinde
               hurûc ederek eşkıyâ çetesi tertîb ve Amentas'ı iz'âc etmekde idi.
                      Antigon'un katlinden sonra Küçük Asya kralı olan Selefkos [153] ile Lizmâk'dan her
               biri Kapadokya ve Pon kıt'alarını zabt etmeğe hâhişger oldukları hâlde her biri de âherinin
               nüfûz ve kuvvetini istirkâb etmekde ve yek-diğeriyle uğraşmakda idiler.
                      Bu rekâbetden bi'l-istifâde Amentas istiklâlini muhâfaza etmekde ise de hurûc eden
               İkinci Aryarat ile Üçüncü Mihridâd yek-diğeriyle uzlaşıp Kapadokya kıt'ası Aryarat ve Pon
               kıt'ası da Mihridâd idârelerinde kalmak üzere akd-i ittifâk etdikleri hâlde Kapadokya ve Pon
               hükümdârı Amentas bunlara mukâvemet edecek bir hâlde değil idi.
                      Binâ'en-aleyh Üçüncü Mihridâd kable'l-hicre 923 târîhinden i'tibâren Ilgaz Dağı'ndan
               inip Kızılırmak vâdîsine kadar geldi. Osmâncık  ile Boyâbâd arasında vâki'  Kimita (Kimit)
               Boğazı'ndan Kimit (Hacı Hamza) kasabasını tahkîm ederek orada ikâmet ve Kızılırmak’ın iki
               tarafını  tehdîd  ve  İkinci  Aryarat  dahi  Erciyes  (Erkiyet)  Dağı'ndan  inip  (Basak,  Mazak)
               Kayseriyye şehrini tazyîk etmeğe başladı. 283
                      Hulâsa on sene kadar her iki hâricî Kapadokya ve Pon hükümdârı olan Amentas'ın
               memâliki dâhilinde müştereken tecâvüz ederek Aryarat, Kayseriyye şehrini zabt ve etrâfını
               teshîr ve Mihridâd dahi Yeşilırmak’ın [154] şark taraflarını kâmilen zabt ederek Amentas'ın
               ikâmet eylediği Amasya şehrini muhâsara eyledi.
                      Üçüncü Mihridâd, Gemlik'de iken silsilesini Îrân şâhı Birinci Dârâ'ya îsâl eylediği hâlde
               bu sefer Hitit hükümdârı Mitur Hân evlâdından olduğunu iddi'â ederek Pon kıt'asında meskûn
               olan Tûrânîler'in teveccühünü celb etmekle kable'l-hicre 913'de Amentas'ı ber-taraf ederek Pon
               kıt'ası hükümdârı ve Amasya şehri dahi Pon krallarının merkez-i hükûmeti oldu.
                      "Pon Târîhi" mü'ellifi Reynak'ın şu kavlini diğer müverrihler dahi tasrîh etmekdedir.
               Bir hey'et-i ilmiyye tarafından te'lîf edilen Dâ'iretü'l-Ma'ârif'de mezkûr olduğu üzere Amasya,
               Bentaş  hükûmetinin  kâ'ide-i  saltanatı  ya'nî  merkez-i  hükûmeti  ve  Romalılar'ın  idâresinde
               merkez-i vilâyet idi.
                      Mufassal Kurûn-ı Cedîde Târîhi'nde Ahmed Midhat Efendi diyor ki: "Vaktiyle Anadolu
               üzerinde bir çok ufak hükûmât-ı müstakille bulunup bunlardan Pon Krallığı denilen hükûmetin
               merkezi  işbu  Amasya  şehridir  ki  hâlâ  şehir  civârında  kayalar  derûnunda  oyulmuş  sun'î
               mağaralar Pon krallarının mezârı olmak üzere yapıldıkları tevârîhde mündericdir”.
                      Dâ'iretü'l-Ma'ârif'de  mezkûr  olan  "Bentaş"  kelimesi  kütüb-i  Arabiyye'de  eşkâl-i
               muhtelife üzere zabt edilmişdir. Muhtasaru'l-Mu'cem'de Safiyyeddîn Abdulmü'min diyor ki:
               "Bentuş, bâ'-i muvahhade ve tâ'-i mühmelenin zammı ve ortalarında vâki' nûn'un sükûnı ile
               halîc-i İstanbul'dan şark ve şimâlde [155] bilâd-ı Türk'e müntehî deniz ve sevâhil ve etrâfına
               mahsûs bir alemdir."



               282   Bu vak'ayı Pon Târîhi hicretden 924 ve Mir'âtü'l-İber mü'ellifi de 933 sene evvel gösteriyorlar.
               283   Basak,  doğan  cinsinden  avcı bir  kuş  ma'nâsına  olduğu  zikr  edildi.  "Mazak"  bunun  aynı  olup  mu'ahharan
                  Ermeniler buraya "Misakgerd" ve Rûmlar dahi "Kayseriyye" nâmını vermişlerdir.
                                                           570
                                                           271
   267   268   269   270   271   272   273   274   275   276   277