Page 282 - 1-4_2
P. 282

Amasya Tarihi 1-4. Cilt                                                             Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
                                                                             Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR


                      Amasyalı İstrabon, Yedinci Mihridâd ile Üçüncü Farnâk'a yetişmiş ve Roma imparatoru
               Ogustus devrinde Roma'da vefât etmişdir. İstrabon felsefe-i kadîme, edebiyât, târîh, coğrafya
               ve riyâzât ulûmunda gâyet mâhir bir hakîm-i kadîm olup coğrâfiyyûnun pîri ve coğrafya ilminin
               mûcidi olmak üzere meşhûrdur.
                      İstrabon'un  ta'rîf  eylediği  köprülerden  yalnız  Alçak  Köprü  mevcûd  ise  de
               Mukaddime'de  îzâh  edildiği  üzere  bu  da  ırmağın  yatağında  nâbûd  olup  üzerine  diğeri
               yapılmışdır. Bu zamânın âsâr-ı bâkiyesinden biri de Mukaddime'de şerh edilen Ferhâd Kayası
               demekle meşhûr su yolları olup İkinci Farnâk'ın eseri olmalıdır. Mağaralar'ın kısm-ı mühimmi
               Hititler'e ya'nî Tûrânîler'e âid olduğu Birinci Fasıl'da muharrerdir.
                      Amasya hükümdârı Dizotar İlis, Ezeponya hâkimi Sâvîs'in oğludur. Ezeponya, şimdiki
               Köprü kasabasının aşağı tarafında Ulu Çay üzerinde bir kasaba-i kadîme olup Hun beylerinden
               İsi  nâmında  bir  kimsenin  eser-i  binâsı  olmalıdır.  Çünkü  Ezeponya  nâmı  "İzeponya,  [182]
               İzeponi" demekle dahi mukayyed olup "İsi Hunî" lafzından alınma olduğu bâlâda arz edilen
               Hun tedkîkâtından anlaşılır.
                      Ezeponya hâkimi Sâvîs (Sevinc), Amasya hükümdârı Altıncı Mihridâd'ın asdikâsından
               olduğu  münâsebetle oğlu mûmâ-ileyh  İlis  (İli)  Altıncı  Mihridâd'ın nezdinde terbiye görüp,
               Yedinci Mihridâd'ın zamânında Amasya dizdârı ya'nî kale muhâfızı olduğu cihetle "Dizdâr"
               denmiş ve ba'dehû Yunân lehcesi üzere galatan "Dizutar İlis" diye kayd edilmişdir. "İli, Sevinc"
               adlarına bakılırsa bunların Tûrânî olduğu şübhesizdir. "İsi (İzi)" Tûrân lugatında "sâhib ve
               mâlik" ma'nâsınadır. Amasya hükümdârı Şadgeldi Pâdişâh'ın kızı İsi Hâtun'dur.
                      Dizutar İlis, Üçüncü Farnâk'ın evâhir-i devrinde menkûb olup pederi yerine Ezeponya
               hâkimi olarak Köprü'de ikâmet eylediği esnâda Roma imparatoru tarafından kendisine verilen
               Pon kıt'asına nasb ve ikâme edilmişdir.
                      Amasya hükümdârı Dizutar İlis, Roma himâyesinde olduğu münâsebetle diğer ufak
               hükûmetlerin  hücûmundan  emîn  olarak  i'mâr-ı  memlekete  sa'y  u  gayret  ediyor,  nüfûz-ı
               mevki'ini herkese tanıtıyor, fakat nâ-halef torunu Kastur, dedesinin şu nüfûzuna hased ederek
               isyân  edeceğini  Roma  devletine  ihbâr  ve  tezvîre  kıyâm  etmekle  Amasya  hükûmetini  elde
               etmeğe çalışıyordu.
                      Bîçâre Dizutâr, nâgehânî bir sûretde Roma'ya celb olunarak [183] isyânı hakkında icrâ
               edilen tahkîkât üzerine mahkemeye sevk edildi. Dizutâr, hatîb-i meşhûr Çiçeron'u kendisine
               vekîl nasb edib lede'l-muhâkeme Çiçeron'un talâkat-ı lisânı sâyesinde isyândan tebri'e-i zimmet
               ederek müreffehen merkez-i hükûmeti olan Amasya'ya avdet edebildi.
                      Pon  hükümdârı  Dizutar  İlis,  Amasya'da  otuz  bir  yıl  hükûmet  etdikden  sonra  vefât
               eyledikde, Roma'da bulunan oğlu Amentas, Roma imparatorı Oktava (Ogustus) tarafından Pon
               hükümdârı nasb olunarak Amasya'ya geldi.
                      Pon  hükümdârı  Amentas,  hicret-i  seniyyeden  638  sene  mukaddem  Pon  hükümdârı
               olduğu hâlde Amasya'da ikâmet etmişdir. Kastur nâmında ancak bir oğlu olup dedesini si'âyet
               etmekle zelîlâne helâk oldukda Amentas (Amâs) bilâ-veled kalmış, vâris-i hükûmeti olacak bir
               kimsesi kalmamışdı.
                      Binâ'en-aleyh  Amentas'ın  akrabâsı,  bilhâssa  Pon'un  kısm-ı  şarkîsi  hükümdârı  İkinci
               Polemon, Pon hükümdârlığına nasb-ı nazar ederek Roma'da teşebbüsâtda bulunmakda idiler.
               Kable'l-hicre  608'de  Roma  imparatoru  olan  Tiberiyus  (Tiber)  bunların  teşebbüsâtına  vâkıf
               olmuş idi.
                      Esâsen  Roma  devleti,  Anadolu'da  ufak  hükûmetlerin  kaldırılmasını  iltizâm  ederek
               şimdiye  kadar  pek  çoklarını  tedrîcen  kaldırmışlar  idi.  Şu  fikre  binâ'en  Kapadokya  ve  Pon
               kıt'alarında üç hükûmetin vücûdu [184] Roma siyâsetine zâten muhâlif olduğu cihetle bunları
               kaldırmak husûsuna hasr-ı dikkat ediliyor, Amentas'ın bilâ-veled bulunması da fırsatın hulûl
               etdiğini ihtâr ediyordu.
                      Roma  imparatoru  Tiber,  rakîb-i  ikbâli  olan  birâderi  Cermanikus'u  hem  civâr-ı
               saltanatdan teb'îd hem de Asya'daki siyâset-i mülkiyyesini tatbîk için mûmâ-ileyhi Anadolu

                                                           580
                                                           281
   277   278   279   280   281   282   283   284   285   286   287