Page 291 - 1-4_2
P. 291

Amasya Tarihi 1-4. Cilt                                                             Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
               Amasya Tarihi Cilt: 2


                      Rûm imparatoru Ermeni Vartan 90 senesi evâ'ilinde Amasya'dan Mesleme'nin bırakdığı
               tahsîl me'mûrlarını ihrâc ve patrîk Kalis'i de azl ederek Garitunus nâmında bir kimseyi Amasya
               patrîki nasb edib yanına seksen bin kadar asker cem' eyledi. Bu harekâtıyla Anadolu bilâdını
               mücâhidân-ı İslâmın ellerinden alacağını ümîd ediyordu.
                      Vartan'ın şu harekâtı Şâm'a mün'akis oldukda şark vâlîsi Emîr Mesleme ma'iyyetine
               aldığı seksen bin piyâde ve otuz bin süvârî mücâhid ile 91 senesi recebinde Şâm'dan hareket ve
               Tarsûs üzerinden Ankara önüne kadar bilâ-mâni' muvâsalat eyledi.
                      Ankara  vâlîsi  Simon,  ma'iyyet-i  mevcûdesiyle  mukâbele  ederek  cereyân  eden
               muhârebede  askeri  fenâ  hâlde  perîşân,  kendisi  de  maktûl  olduğu  cihetle  Emîr  Mesleme,
               gâlibâne Amûriyye (Ankara) şehrine girip Pon kıt'asının merkezine kadar icrâ-yı savlet etmeğe
               azm etmiş idi.
                      Bilâd-ı Rûm'u istirdâda ta'ahhüd eden imparator Vartan, sarây-ı hükümdârîsinde arz-ı
               ihtişâm  ederek  kumandanları  yalnız  bırakması  Rûmlar'a  fenâ  te'sîr  etmekle  Ankara'nın
               sukûtunu müte'âkib makâmından tenzîl ve yerine İkinci Anastasyus Rûm imparatoru olmak
               üzere i'lân edilmişdir. 295  [209]
                      Emîr  Mesleme,  Ankara'dan  hareketle  Çorum  üzerinden  kürsî-i bilâd-ı  Rûm  (Pon
               vilâyeti merkezi) olup nehrin iki sâhili üzerinde mebnî ve etrâfı cibâl-i şâhika ile muhât ve
               "Mesîhiyye" vasfıyla mevsûm   296  olan Harşene (Amasya) belde-i kadîmesinin garb tarafında
               kâ'in bir sahrâyı, Geldiklan Ovası'nı karargâh ittihâz ederek Amasya'yı tazyîke başladı.
                      Amasya patrîki Agriton (Garitunus) kuvve-i mevcûdesiyle mukâbeleye kalkışdıysa da
               ilk hamlede mağlûb ve münhezim olarak avdet ve imparatorlukdan istimdâd ederek Amasya
               şehrini  tahkîme  bezl-i  gayret ediyor, Hazret-i  Îsâ ve Meryem'in tesâvîr-i muhayyelesini
               Amasya kalelerinin bârûlarına asıp Rûmlar'ın hissiyât-ı dîniyyesini tahrîke çalışıyordu.
                      İmparator Anastas, Anadolu vâlîsi Le'on İsori nâmında bir kumandanı ale'l-acele otuz
               bin asker ile Amasya'ya irsâl ederek dîğer bir [210] kuvve-i imdâdiyye ihzâr eylediği esnâda
               Emîr Mesleme, Amasya'ya garb tarafından tekarrub ve hücûma ibtidâr ediyordu.
                      Emîr Mesleme 92'de Mesîhiyye (Amasya)'nın garbında vâki' Rabz Kalis (Bâğ-ı Kelkîs,
               Şeyh Cû'î Bâğları) üzerinden ya'nî Karaman Dağı'ndan Amasya'ya inmek için icrâ eylediği
               şiddetli hücûma mukâbil Anadolu vâlîsi Le'on ve Amasya patrîki Agriton da şiddetli müdâfa'a
               ederek tarafeyn askeri rahnedâr ve Emîr Mesleme on iki kadar ümerâ-yı İslâm ile mecrûh ve
               hayli mücâhidân-ı İslâm şehîd olmakla Geldiklan ve Çorum sahrâlarına ric'at etmişlerdir.
                      Çorum  şehrinde  medfûn  oldukları  i'tikâd  edilen  Suheyb  ve  Ma'dî  Kerb  gâzîler  bu
               muhârebede mecrûhen avdetle orada irtihâl-i dâr-ı na'îm eden guzât-ı kirâmdan olmaları şu
               vak'a-i târîhiyyeden istidlâl olunmakdadır. Yoksa sahâbe-i kirâmdan Suheyb-i Rûmî Medîne-i
               Münevvere'de  medfûn  ve  Ma'dî  Kerb-i  Gâzi  Îrân  muhârebâtında  şehîd  oldukları
               inde'l-muhaddisîn muhakkakdır.
                      Bunun  üzerine  Emîr  Mesleme  Şâmdan  ve  Agriton  dahi  İstanbul'dan  istimdâd  edib,
               Şâm'dan Muhammed bin Mervân bin el-Hakem idâresinde seksen bin mevcûdlu bir kuvve-i
               imdâdiyye vürûd ederek mücâhidân-ı  İslâm  tezyîd-i  kuvvet  etmekle tecdîd-i  savlet etmeğe
               başladılar.
                      Emîr Mesleme 93'de ikinci def'a Amasya'ya aynı mevki'den hücûm ve Agriton ile Le'on
               dahi  aldıkları  kuvve-i  imdâdiyye  ile  mukâbele  ederek  [211]  tarafeyn  arasında  muhârebe-i



               295   Kitâbü'l-Ma'ârif, Târîh-i İbni Asâkir, Târîhu'l-Ümem, müte'addid târîhu'l-hulefâ, el-Kâmil, Nihâyetü'l-Ereb,
                  Ikdü'l-Cümân, Unvânu'l-İber, el-Aylem, Câmi'u'd-Düvel gibi pek çok tevârîh-i Arabiyye'nin zabt ve vukû'ât-ı
                  yevmiyye husûsunda isti'mâl etdikleri târîh-i hicrî ile Murâd ve Refîk Beyefendiler'in Târîh-i Umûmîlerinde
                  ve sâ'ir tevârîh-i umûmiyye ile Kâmûsu'l-A'lâm'da mülûk ve ahvâl-i Rûmiyye'nin tahrîr-i vekâyi'i hakkında
                  Avrupa  müverrihlerine  ittibâ'en  kullandıkları  târîh-i  mîlâdî  farkı  kâbil-i  te'lîf  olmadığı  cihetle  vekâyi'-i
                  yevmiyyeyi daha yakından kayd eden fuzalâ-yı İslâmın zabtı tercîh edildi.
               296   Asteris vak'asında  îzâh  edildiği  üzere  Amasya,  Anadolu'da  Hristiyânlığın  merkezi  olduğu  münâsebetle
                  "Mesîhiyye" ve "Rûmiyye-i Sugrâ" lakablarıyla benâm olmuş idi.
                                                           589
                                                           290
   286   287   288   289   290   291   292   293   294   295   296