Page 295 - 1-4_2
P. 295
Amasya Tarihi 1-4. Cilt Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
Amasya Tarihi Cilt: 2
Amr bin el-Veddâh'a ve "Savâs, Sîvâs" emâretini gâzî-i meşhûr Abdülvehhâb bin Bûht'a tevcîh
edib Amasya'da bir mikdâr mücâhid bırakdıkdan sonra avdet ve Battâl Gâzi ile Abdülvehhâb
Gâzi dahi ma'iyyetleriyle Sîvâs taraflarına hareket etdiler.
Amasya emîri Amr bin el-Veddâh el-Kelbî, Benî-Kelb kabîlesi ümerâsından ve İslâm
kahramânlarından bir merd-i şecî' olup yirmi seneden beri bilâd-ı Rûm'da harb ederek Pon
kıt'asını tamâmiyle öğrenmişdi. 112'de Amasya emîri olduysa da ma'iyyetinde kalan kuvve-i
askeriyyesi az idi.
Ümerânın avdetlerini ve Amasya'da kalan mücâhidlerin kılletlerini haber alan sâbık
Amasya vâlîsi Kostantin, "Sınob, Sînôb" taraflarından aldığı bir kuvve-i külliye ile 113'de
avdet edib Amasya'yı muhâsara eyledi. Emîr Amr, Amasya'yı dilîrâne müdâfa'a eylediyse de
az kuvvetle mukâvemet kâbil [220] olmadığını anlayıp ma'iyyet-i mevcûdesiyle Amasya'dan
çıkdı.
Amasya vâlîsi Kostantin, Emîr Amr'ı ta'kîb ederek Sivas'a doğru hareket etmekle Amr
bin el-Veddâh, Sivas emîri Abdülvehhâh bin Bûht ile birleşdi. Müştereken Sivas'ı müdâfa'a
etmek üzere mükerreren harb eyledikleri hâlde Kostantin'in kuvve-i külliyesi bunların
mukâvemet ümîdini kırıyordu.
Battâl Gâzi bu muhârebede hâzır olup Câmiu'd-Düvel'in ta'rîfi üzere Abdülvehhâb'ı
yalnız bırakdığı cihetle, Abdülvehhâb Gâzi hiddet edib pek az ma'iyyetiyle beraber düşman
ordusuna şiddetli hücûm ederek hayli çarpışdıkdan sonra 113'de şehîden irtihâl-i dâr-ı na'îm
etmişdir.
Hulâsa Amasya vâlîsi Kostantin, Pon kıt'asını tamâmiyle istirdâd edib Amasya'da
ikâmet etmekde iken Emîr Mu'âviye, ümerâdan Mâlik bin Şebîb el-Bâhilî'nin idâresinde bir
kuvve-i imdâdiyye alıp 114'de tekrâr Harşene üzerine savlet eyledi.
Emîr Mu'âviye yanında bulunan emîr-i sâbık Amr bin el-Veddâh bir tarafdan, Mâlik bin
Şebîb el-Bâhilî diğer tarafdan Harşene'ye hücûm ve Kostantin dahi müdâfa'a ederek vâki' olan
harbde Mâlik el-Bâhilî ekser ma'iyyetiyle şehîd ve Emîr Mu'âviye dahi mecrûh olmakla
bi'z-zarûre Tarende taraflarına ric'at ederken düm-dâr olan Amr bin el-Veddâh defe'âtla
yüz-geri ederek Rûmlar'ı perîşân ve kurâyı ihrâk ve gâret etmişdir.
Fakat bu mağlûbiyyet Emîr Mu'âviyeye pek ziyâde te'sîr etmiş olduğundan [221] 115'de
Amr bin el-Veddâh, Cemâl bin Bişr el-Kilâbî, Amr bin Mâlik bin Şebîb el-Bâhilî, Ebü'l-Hüseyn
el-Battâl el-Antâkî gibi şüc'ân-ı ümerâdan mürekkeb bir kuvve-i cesîme ile dördüncü def'a
olarak Harşene'yi üç tarafdan hasr ve tazyîk eyledi.
Amasya vâlîsi Kostantin, son derece gayret eylediyse de İslâm mücâhidlerinin sebât ve
şecâ'ati önünde Rûmlar'ın pây-ı mukâvemetleri kırılmış olduğu cihetle firâr etmeleri Kostantin'i
fenâ hâlde mağlûb ve esîr etdi. 300 Ba'dehû Emîr Mu'âviye, muzafferen Harşene'ye girip binlerce
Rûmlar'ı da esîr eyledi.
Bizans imparatoru Le'on, bu inhizâm üzerine ikinci def'a kuvve-i imdâdiyye
gönderdiyse de Emîr Mesleme, mücâhidlere Kayseriyye'den imdâd etmekle Rûmlar
muhârebeden sarf-ı nazar edib Harşene ve mülhakâtı sevâhil-i bahre kadar hilâfet-i İslâmiyye
tarafında kalmak üzere akd-i sulh ederek tarafeyn üserâ-yı harbiyyeyi mübâdeleten
salıvermişlerdir.
Emîr Mu'âviye, bir müddet Amasya'da kalıp ümerâdan hizmet-i fedâkârânesi sebk eden
Cemâl bin Bişr'e Amasya emâretini, Amr bin el-Veddâh'a Tarende emâretini tevcîh ve ruvât-ı
ehâdîsden Ebû Abdurrahmân Amr bin Elgâz bin Rebî'at et-Temîmî'yi de ilk Harşene kadısı
nasb etdikden sonra [222] Amasya'da mikdâr-ı kâfî mücâhid bırakıp Şâm'a avdet etmişdir.
Amasya vâlîsi Cemâl bin Bişr el-Kilâbî Benî-Kilâb kabîlesi ümerâsından olup bilâd-ı
Rûmiyye muhârebâtında ibrâz-ı şecâ'at etmekle 115 senesi rebî'ulevvelinde Amasya vâlîliğine
300 Kostantin'in esâreti ve Harşene'nin fethi vekâyi'i, ekser mufassalât-ı Arabiyye'de mezkûr ve bi'l-hâssa
Ikdu'l-Cümân ve Câmi'u'd-Düvel'de mestûr olup vekâyi'-i sâ'ire diğer me'hazlardan alınarak mezc edilmişdir.
593
294