Page 333 - 1-4_2
P. 333

Amasya Tarihi 1-4. Cilt                                                             Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
               Amasya Tarihi Cilt: 2


                                                   YEDİNCİ FASIL

                      Selçûkîler'in ensâbını, şehzâdegân-ı Selçûk'un Amasya'da hükûmetlerini ve devr-i
               Selçûkî'de Amasya'yı idâre eden zevâtın Amasya'ya âid ve dolayısıyla müte'allik olan
               vekâyi'-i Selçûkiyye'yi ma'lûm olabildiği kadar beyân ve tafsîl eder.

                      Sultân Rükneddîn Mes'ûd Hân-ı Selçûkî
                      Amasya  hükümdârı  Sultân  Mes'ûd  Hân-ı  Evvel,  Oğuz  Hân  ahfâdından  Kınık  Hân
               soyundan olup  Câm-ı  Cem-Âyîn, Mesâlikü'l-Ebsâr,  Ikdu'l-Cümân, Târîh-i  Âl-i  Selçûk gibi
               tevârîh-i mühimmede ve husûsî silsile-nâmelerde mezkûr olduğu üzere Sultân İzzeddîn Kılıç
               Arslan bin Sultân Süleyman bin Kutlumuş bin Arslan bin Selçûk bin Togan bin Ertuğrul bin
               Sakmân Hân bin Kara Oğuz bin Toktemur bin Gögüncek bin Kutlu Hân şehzâdesidir. [328]
                      Cedd-i a'lâsı bulunan Kutlu Hân Türkmen hükümdârlarından olup Bilâd-ı Guz'da pek
               ziyâde şöhret ve nüfûza mâlik idi. Buna "Kutlug, Katlu, Katlag, Katlah" dahi denmişdir. Bunun
               oğlu Gögüncek  345  mevki'inde "Gögünci, Gergencik, Gergenci" eşkâl-i muhtelifesi görülmekde
               olup bunlar "Gögüncek" lafzının muharrefi olmalıdır. Bunun oğlu Toktemur, Türkistân'da akıl
               ve dehâsıyla iştihâr etmiş olup "Tahtemur, Takşur" gibi tahrîfe uğramış olarak görülmekdedir.
                      Toktemur Hân'ın oğlu Kara Oğuz, "Karagaz, Karaguz, Karguz" şeklinde mezkûr olup
               bunun oğlu Sakmân Hân   346  Salur neslinden Türk hâkânı olan "Agayni, Agan" Hân'ın dâmâdı
               ve halefi bir hâkândır. Bu da tahrîfe uğrayıp "Tîgmân, Lokmân, Yagmân" şeklinde yazılmışdır.
               Bunun oğlu Ertuğrul  347  dahi "Ertugul, Ertagıl, Ertanıl" şekline girmiş olduğu görülür. Bunun
               oğlu "Togak" olup bâlâda yazıldı. Bunun oğlu "Selçûk"dur ki bütün selâtîn-i Selçûkiyye'nin
               cedd-i  a'lâsıdır. 348  Bunun  oğlu  Arslan  Bey  olduğu  [329]  muhakkak  olmakla  beraber  ba'zı
               tevârîhde "İsrâ'il" şeklinde yazılmışdır.
                      Sultân  Mes'ûd  Hân'ın  Amasya'yı  işgâl  için  gönderdiği  Şihâbuddevle  Güdül  Bey,
               Türkmen kabâ'ilinden Alka İvli (Alkalı, Halkalı) demekle meşhûr olan oymağın re'îsi "Kanış,
               Konaş"  Bey'in  oğlu  olup  Amasya'yı  ve  mülhâkâtını  sultân-ı  müşârün-ileyhin  nâmına  işgâl
               etdiği zamân, Melik Dânişmend Ahmed Hân'ın sarâyı civârında evlâd ve ekâribiyle beraber
               yerleşdiği cihetle oraya "Evlâd-ı Güdül Mahallesi" ve 665 târîhinden i'tibâren "Gök Medrese
               Mahallesi" dendiği Mukaddime'de mezkûrdur.
                      Sultân Mes'ûd Hân, Konya vâlîliğine büyük şehzâdesi Kılıç Arslan'ı nasb ederek kendisi
               Amasya'yı  merkez-i  hükûmet ittihâz etdiği  zamân, ibtidâ Melik Dânişmend Ahmed Hân'ın
               Amasya'da binâ eylediği sarâyında ikâmet ve etrâfını tecdîden i'mâr ederek buralar bir kasaba-i
               cedîde  şeklini  almakla  adına  "Simre"  dendiği  Mukaddime'de  mezkûrdur. 349   Mu'ahharan
               Yağıbasan Gâzi müşârün-ileyhin ikâmet eylediği Melik Dânişmend'in sarâyını ve bahçelerini
               vakf etmekle Sultân Mes'ûd, İçerişehir'deki sarâyını binâ ederek oraya nakl-i ikâmet etmişdir.
                      Sultân  Mes'ûd,  memâlik-i  Dânişmendiye'yi  istîlâ  etdikden  sonra  ümerâ-yı
               Dânişmendiye'den Hüsâmüddevle Hasan Gâzi bin İltigin ve birâderi Sihâmuddevle Hüseyin
               Gâzi, Melik Muhammed Gâzi Bey'in sâhib-i devleti olan Alâ'üddevle [330] Alî Gâzi  350 , Emîr
               Bedreddîn Abuk bin Bayat bin Anuştigin Gâzi arz-ı inkıyâd etmekle Güdül Bey'i ser-asker ve
               Hüsâmüddevle Hasan Bey'i sâhib-i devlet nasb edib Sivas harbinde maktûl olan Malatya emîri
               Aynuddevle Ahmed Gâzi Bey'in mahdûmu Zülkarneyn Alp Arslan Gâzi Bey'e de Malatya



               345   Gögüncek, "memnûn ve mesrûr" ma'nâsınadır. "Gökcek" dahi olması muhtemeldir.
               346   "Müsellah" ya'nî "pür-silâh delikanlı" ma'nâsına olan "Sekmen" mu'arrebidir.
               347   "Ertuğrul", "avcı kuşlardan doğan cinsinden erkek kuş" ma'nâsınadır.
               348   "Selçûk", "okların, kargıların, sancakların uçlarındaki sivri ve keskin demir ya'nî temren" ma'nâsınadır. Buna
                  "sancuk" dahi denir. Tevârîh-i Arabiyye bu ma'nâyı "togak, dukak" lafzına nisbet etmişler ise de "togak"
                  el-yevm bizim Anadolu'da "dogak, duvak" dediğimiz olacakdır ki "gelinlerin baş örtüsü" demekdir.
               349   "Simre", eski Türkçemizde "zehâ'ir-i öşriyye anbârına" dendiği sonradan anlaşılmışdır.
               350   Bunun hafîdi İmâdeddîn Râmîn bin Yûsuf bin Alî 616'da ümerâ-yı Selçûkiye'dendir.
                                                           631
                                                           332
   328   329   330   331   332   333   334   335   336   337   338