Page 347 - 1-4_2
P. 347

Amasya Tarihi 1-4. Cilt                                                             Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
               Amasya Tarihi Cilt: 2


                      Sultân Alâ'eddîn bu teklîfi redd etmek tarafdârı olduğu hâlde kendi ümerâsı ve gelen
               sefîr-i müslim sultân-ı müşârün-ileyhi iknâ' etmekle Oktay Ka'ân'a mutâva'at eylediğini müş'ir
               hedâyâ-yı lâyıka irsâl ederek ehl-i İslâmı görünür belâdan kurtarıyordu. Fakat işte bu itâ'at,
               husemâ-yı  İslâm  tarafından  sultân-ı  müşârün-ileyhin  izâle-i  vücûduna  bir  âlet  olarak  i'zâm
               ediliyor, sultânü'l-müslimîn olan Keykubâd, kuvvet ve kudreti var iken putperest olan Oktay
               Ka'ân'a inkıyâd etmekle dîn-i İslâma ihânet etmiş olduğu efkâr-ı avâma telkîn olunuyordu.
                      Târîh-i İbni Bîbî'de mezkûr olduğu üzere 634 muharreminde Amasya [368] vâlîsi Emîr
               Berke Hân'ın akrabâsından olup bundan akdem Erzincân emâretine nasb edilen Emîr Seyfeddîn
               Kır  Hân  Sivas  emâretine  nakl  olunarak  Berke  Hân'ın  takviye  olunması  Rûm  İsâk'ı  telâşa
               düşürmüş olmalıdır ki Konya'da mukaddemâtı ihzâr edilen cinâyet tesrî' ediliyor, efkâr-ı avâmı
               zehirleyen  telkînât-ı  muzırra  sultân-ı  müşârün-ileyhin  şehzâdesi  Keyhusrev'in  aklını  alıyor,
               pederine karşı keskin bir düşman oluyor, atabegi bulunan Sa'deddîn Köpek gâfil şehzâdeyi,
               pederini tesmîm etmeğe teşvîk ediyordu.
                      Hulâsa Târîh-i  İbni Bîbî ve Ikdü'l-Cümân'da mezkûr olduğu üzere Sultân Alâ'eddîn
               Keykubâd-ı Selçûkî 634 senesi şevvâlinin dördüncü gecesinde mesmûmen vefât edib şehzâde-i
               gâfili  Gıyâseddîn  Keyhusrev  Konya  hükümdârı  ve  atabegi  olan  Sa'deddîn  Köpek  sâhib-i
               devleti, ya'nî vezîr-i a'zamı olarak hall ü akd-i umûr-ı İslâm, Köpek elinde kalıyordu.
                      Câmiu'd-Düvel'de  mezkûr  olduğu  üzere  sâhib-i  a'zam  Sa'deddîn  Köpek,  mevki'  ve
               nüfûzunu tahkîm için meşâhîr-i ümerâdan Tâceddîn İbrâhim Pervâne Bey'i Ankara vâlîliğine
               nasb ederek dâ'ire-i saltanatdan teb'îd ediyor, nâzıru'l-ceyş olan emîr-i meşhûr Kemâleddîn
               Kâmyâr'ı  yeni  pâdişâha  sû'-i  kasd etmek töhmeti isnâd ederek öldürüyor, hulâsa kendisine
               mu'ârız olanları her hâlde ya sürüyor yâhud ifnâ ediyordu.
                      Konya'da Köpek, bu gibi cinâyetlerle meşgûl iken Amasya'da Baba İshâk (Rûm İsâk)
               durmuyor, perde arkasından muttasıl i'mâl-i desâyis ederek [369] Amasya vâlîsi Berke Hân'ı
               kaldırmak için Konya'ya şikâyetler yağdırıyor ve Harezmîler'in mezâliminden bahisle avâmı
               dehşetli sûretde feryâd etdiriyor idi.
                      Rûm İsâk'ın Konya'da eli mesâbesinde olan sâhib-i a'zam Sa'deddîn Köpek, bu gibi
               şikâyât ile Amasya vâlîsi Emîr Berke'yi -isyânından havfen - birden bire azl edemiyor. Târîh-i
               İbni  Bîbî'de  mezkûr  olduğu  üzere  müzâkere-i ahvâl-i  memleket  bahânesiyle  Sivas  emîri
               Seyfeddîn  Kır  Hân'ı  635  evâ'ilinde  Konya'ya  da'vet  ederek  emîr-i  mûmâ-ileyhi Konya'ya
               vusûlünden sonra azl ve Amasya'da Zemendû (Ziyâre)'ye nefy etmekle bir tarafdan Amasya
               vâlîsi Emîr Berke'ye gözdağı veriyor, diğer tarafdan Rûm İsâk'ın Sivas ve Tokat taraflarındaki
               teşkîlâtını teshîl ediyor idi.
                      Çünkü  Baba  İshâk  Kefersûdî  Tokat,  Canik,  Çorum,  Sivas  ve  Karahisâr-ı  Şarkî
               livâlarında ve havâlîsinde hafiyyen ikâme eylediği hulefâsıyla buralarda meskûn olan halkı
               ibtidâ Baba İlyâs Horasânî'ye ittibâ'a da'vet ediyor, bu sûretle onları dâ'ire-i inkıyâda aldıkdan
               sonra  tedrîcî  bir  sûretde  münkâd  olanlara  bâtıniyye  ve  şî'a-i  râfıze  mezheblerinin  usûl  ve
               erkânını telkîn ederek onları kendisine celb ediyordu.
                      Câmiu'd-Düvel'in ta'rîfi üzere Baba İshâk Kefersûdî zâhiren gâyet riyâkârâne ve bârid
               bir sûretde zühd ü takvâ gösterir, kurâda bir mağaraya [370] ve Amasya'da bir odaya kapanıp
               kimseyi yanına kabûl etmez, dâ'imâ münferid yaşardı. Halkı idlâl ederek kendisine bend etdiği
               cihetle avâmın nazarında "veliyyullâh" olmak üzere tanınmış idi. Her hâlinde bâtıniyye pîri
               bulunan Hasan bin Sabbâh'ı taklîd etmekle halkın nazar-ı dikkatini celb etmişdi.
                      Baba  İshâk  Kefersûdî,  teşebbüsât-ı  âtiyesine  mâni'  olan  zevât-ı  hamiyyet-simâtı
               Konya'da Köpek vâsıtasıyla ber-taraf etdiği esnâda Ankara vâlîsi Tâceddîn İbrâhim Bey'i de
               mâni'-i  teşebbüsâtı  görmüş  olmalıdır  ki  sâhib-i  a'zam  Sa'deddîn  Köpek,  Câmiu'd-Düvel'de
               mezkûr olduğu üzere vâlî-i müşârün-ileyhi töhmet-i zinâ ile Konya'ya celb ve recm etdirmekle
               636'da bîçâreyi bi-gayri hakkın ifnâ etmiş idi.
                      Ankara  vâlîsi  İbrâhim  Bey'in  katlinden  sonra  nevbet-i  tenkîl,  Amasya'da  kâ'in
               Harezmîler'e geliyordu. Baba İshâk, teşebbüsâtına mâni' gördüğü Amasya vâlîsi Berke Hân'ı

                                                           645
                                                           346
   342   343   344   345   346   347   348   349   350   351   352