Page 366 - 1-4_2
P. 366

Amasya Tarihi 1-4. Cilt                                                             Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
                                                                             Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR


               anlaşılmış  ve  Seyfeddîn  Sunkurca  Bey  kale  dizdârı  ve  Hâbiloğlu  İzzeddîn  Hasan  Bey
               Amasya'da subaşı bulunmuşdur.
                      685'de Argun Hân'ın birâderi Geyhatu Hân ile Hülâcu Hân Erzincan kışlağına gelip
               birkaç ay sonra avdet ederken etbâ'ları Erzurum ve Sivas vilâyetlerini yağmâ eyledikleri cihetle
               her tarafda zuhûr eden kaht u galâ, halkı fenâ hâlde ifnâ ediyordu. Kedi, [423] fâre, köpek gibi
               hayvânât etleri bile kesb-i nedret ederek keçi, koyun ve öküz etleri gibi narha tâbi' olmuşdur.
                      Târîh-i  İbni  Bîbî,  Câmiu'd-Düvel,  Ikdu'l-Cümân,  Uyûnü't-Tevârîh,  Mesâlikü'l-Ebsâr
               gibi müdevvenât-ı târîhiyyede mestûr olduğu üzere bu esnâda Tatar beyleri bir tarafdan, Sultân
               Gıyâseddîn Keyhusrev'in erkân-ı devleti diğer tarafdan erkân-ı devlet-i İlhâniyye'yi memnûn
               edebilmek için tahsîl-i emvâl uğurunda irtikâb-ı mezâlim ediyorlardı. Bunların mezâlimi zâten
               kaht u galâya ma'rûz olan Anadolu halkını cânından bîzâr ediyor, bundan dolayı halkın ref'
               etdikleri şikâyâtı Argun Hân'a vâsıl olamıyor, olsa da ısgâ edilmiyordu.
                      Binâ'en-aleyh Mısriyyûn'a karşı iki def'a mağlûb olarak nüfûz-ı idârîlerini izâ'a eden
               Tatarlar'ın ve halkı tenfîr eden erkân-ı devlet-i Selçûkiyye'nin nüfûz ve haysiyetleri gitdikçe
               azalıyor,  Anadolu'da  meskûn  olan  Türkmen  beylerinin  her  biri  kendi  oymağının  kesret  ve
               kuvvetine  istinâden  bunların  mezâliminden  dolayı  i'lân-ı  istiklâl  ederek  kendi  ilini  kurmak
               istiyor,  bunların  etrâfında  bulunan  halk  dahi  dînini,  cânını,  evlâd  ve  ayâlini  mezâlim  ve
               mehâlikden kurtarmak için i'lân-ı istiklâl eden beylere ilticâ ve onları mâlen, bedenen takviye
               ediyorlardı.
                      Argun  Hân,  Türkmen  beylerinin  ve  Anadolu  halkının  bu  hissiyâtına  vâkıf  oldukda
               Anadolu sükkânını memnûn etmek için pek ziyâde lisâna gelmiş olan Tatar ümerâsını 686'da
               geri çağırıyor, devlet-i Selçûkiyye'nin erkânını [424] azl ediyor, halkın bir derece memnûn
               olduğu sâhib-i a'zam Fahreddîn Alî bin Hüseyin el-Konevî'ye nüfûz ve istiklâl veriyordu.
                      Fakat  yeni  ta'yîn  olunan  Tatar  şıhneleri  eski  hâli  idâme  etdikleri  cihetle  eşhâsın
               tebeddülünden  bir  fâ'ide-i  mâddiye  görülemiyor,  müte'âkiben  687  evâsıtında  sâhib-i
               müşârün-ileyhin  vefâtına  binâ'en  nüfûz  ve  istiklâli  Sultân  Gıyâseddîn  Keyhusrev'e  intikâl
               etmekle Türkmen beylerinin muzâhareti Argun Hân'ı telâşa düşürüyordu.
                      Târîh-i  İbni  Bîbî,  Heşt  Behişt,  Câmiu'd-Düvel'de  mezkûr  olduğu  üzere  Argun  Hân,
               derhâl birâderi Keyhatu Hân'ı Anadolu nâzır-ı umûmisi nasb ve irsâl etdikden sonra memleket-i
               Selçûkiyye'yi  iki  kısma  taksîm  ederek  Kızılırmak'ın  cihet-i  şarkiyyesini  ya'nî  memleket-i
               Dânişmendiye'yi Simre (Amasya)'de birâderleriyle beraber sâkin olan Sultân Mes'ûd'a i'tâ ve
               bi'l-istiklâl idâre-i memleketi nâib-i saltanat ta'yîn eylediği Mücîreddîn Muhammed Emîr Şâh
               Bey'e tefvîz eyledi.

                      Sultân Gıyâseddîn Mes'ûd Hân
                      677'de Kırım'da vefât eden Sultân İzzeddîn Keykâvus bin Sultân Gıyâseddîn Keyhusrev
               bin Sultân Alâ'eddîn Keykubâd Hân'ın büyük şehzâdesi olup vâlidesi Moğol hânlarından ilk
               müslim olan Berkay (Berke) Hân'ın kerîmesi Orbay Hâtun idi. 687 şevvâlinde [425] Simre
               (Amasya)'da  câlis-i taht-ı  Selçûkî  olarak  Amasya  hükümdârı 408   oldukda  Amasya  vâlîsi
               beylerbeyi Necmeddîn Ferruh Bey vezîr olmuşdur.
                      Amasya kadısı Gıyâseddîn Mahmûd el-Garmînî kâdı'l-kudât ve İzzeddîn Muhammed
               Pervâne  Bey  kemâ-kân  pervâne-i  sultânî,  Amasya  muhassılı  Hâce  Muhibbeddîn
               Mevdûdü'z-Ziyârî  müstevfi'l-memâlik  ve  Tatarlar'a  intisâbı  mükemmel  olan  Şemseddîn
               Ahmed el-Lâkûşî  409  atabeg-i saltanat olup bunlar üzerine Erzincân'da ikâmet eden Anadolu
               nâzır-ı  umûmîsi Geyhatu  Hân tarafından bi'l-vekâle Tolatay Bozgucî  (Tolatay Noyin) dahi
               nâzır-ı umûr-ı memleket nasb edilmişdir.



               408   Müşârün-ileyhin merkez-i saltanatı Simre beldesi olduğu nukûl-i târîhiyye ile müsbet ve kuyûd-ı atîka ile
                  muhakkakdır.
               409   Şemseddîn Ahmed, bâlâda mezkûr olan Seyfeddîn Alakuş Bey'in oğludur.
                                                           664
                                                           365
   361   362   363   364   365   366   367   368   369   370   371