Page 371 - 1-4_2
P. 371

Amasya Tarihi 1-4. Cilt                                                             Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
               Amasya Tarihi Cilt: 2


                      Ba'dehû  Togacar  Noyin'in  iş'ârına  binâ'en  evhâmı  galebe  ederek  Sultân  Gıyâseddîn
               Mes'ûd'un vücûdunu muhtemilü'z-zuhûr olan vekâyi'in müsebbibi add etmekle derhâl müşârün-
               ileyhi Konya'dan kaldırıp Harşene kalesinde habs ediyor, Amasya'da mukîm olan Cumûdâr
               Hân'ın taht-ı nezâretinde bulundurmakla kalben müsterîh oluyor, fakat korkduğu âkıbetler de
               sultân-ı müşârün-ileyhin habsiyle beraber başlıyordu.
                      Çünkü Sultân Mes'ûd'un habsiyle beraber dört emîrin etvârı değişiyor, her biri bir tavr-ı
               mülûkâne  izhâr  ederek  istibdâdını  artırıyor,  var  kuvvetiyle  tahsîlâta  koyularak  kendi
               maktû'unun ve ta'yînâtının  iki mislini  ya'nî  on beş  tümenin  dört katını  tahsîl ediyor, birini
               hazîne-i  İlhânî'ye,  diğerini  nâzıra,  öbürünü  erkân-ı  devlet-i  İhâniyye'ye  vermekle  mevki'ini
               muhâfazaya çalışıyor, kendi dâ'iresi sükkânını son derece sıkıyor, Târîh-i İbni Bîbî'de muharrer
               olduğu üzere Simre hükûmeti dâ'iresi, diğer aksâma nisbetle müreffeh bir hâlde bulunuyordu.
                      Uç beyleri, ya'nî hudûd-ı Rûmiyye üzerinde bulunan Osmân, Aydın, İsmâ'il, Timur,
               Saruhan, Kara Îsâ, Germiyân, Mahmûd, Menteşe Beyler gibi serhad beyleri Rûmlar'a karşı
               mücâhedât  ile  meşgûl  oldukları  münâsebetle  hükûmet-i  İlhâniyye'nin  nüfûzu  hâricinde
               istiklâl-i  harekâta  mâlik  bulunuyor,  her  biri  kendi  dâ'iresinde  adâlet,  diyânet  esâslarını
               fevkalâde iltizâm ederek diğer ümerânın hukûkuna ta'arruz [438] etmiyor, bu sûretle Anadolu
               ümerâsının istirkâbından, hükûmet-i İlhâniyye'nin istibdâdından masûn bulunuyorlar, Anadolu
               ümerâsından  cânları  yanan  mazlûmîn  bunlara  ilticâ  ediyorlardı.  Bu  beylerin  içinde
               Muzaffereddîn Osmân Bey diyânet, adâlet husûsunda mecmu'una fâ'ik bir hâlde idi.
                      Hulâsa ümerâ-yı erba'anın mezâlimi, etvâr-ı müstebidânesi Türkmen beylerine gâyet
               girân geliyor, bunların harekât-ı zâlimânesi Cumûdâr Hân ile Togacar Noyin'in müsâ'adât ve
               tazyîkâtından neş'et eylediğine Baltu, Sülimiş Baylar vâkıf oluyor, hânedânı dolayısıyla büyük
               bir  nüfûza  mâlik  olan  Sultân  Mes'ûd'un  habsi,  efkâr-ı  umûmiyyeyi  hükûmet-i  İlhâniyye
               aleyhinde fenâ hâlde tehyîc ediyordu.
                      Çünkü kesret-i mezâlim, şiddet-i tahsîlât ile halkı tenfîr eden ümerânın ef'âlinden bütün
               Anadolu  sükkânı  Sultân  Mahmûd  Gazân  Hân'a  şikâyât-ı  müdhişe  yağdırıyorlar,  Türkmen
               beyleri de bu şikâyâta iştirâk ederek ümerânın azlini ve Sultân Mes'ûd'un cülûsunu istirhâm
               ediyorlar,  Gazân  Hân  dahi  en  ziyâde  mezâlime  ruhsat  veren  Mücîreddîn  Emîr  Şâh  Bey'i
               Tebrîz'e çağırıyordu.
                      Konya  emîri  Mücîreddîn  Emîr  Şâh  Bey,  696  evâ'ilinde  Tebrîz'e  giderken  amcası
               bulunan Babazâde Muhliseddîn Mûsâ Paşa'yı Konya emâretinde tevkîl ederek Tebrîz'e gitdi.
               Ba'dehû Amasya'da ikâmet eden Anadolu nâzırı Cumûdâr Hân bu senenin evâsıtında füc'eten
               vefât etdiği haberi Sultân Gazân Hân'ı müte'essir etmiş olmalıdır ki Türkmen [439] beylerinin
               ricâsını is'âf ederek tekrâr memâlik-i Selçûkiyye'yi iki kısma taksîm edib 696 ramazânında
               Kızılırmak'ın  cihet-i  garbiyyesini  Sultân  Alâ'eddîn  Keykubâd  bin  Ferâmurz  bin  Sultân
               Keykâvus  Hân'a  ve  cihet-i  şarkiyyesini  Harşene  kalesinde  mukîm  olan  Sultân  Gıyâseddîn
               Mes'ûd'a i'tâ ve Mücîreddîn Muhammed Emîr Şâh Bey'i Anadolu muhâsebe-i umûmiyyesine
               ta'yîn etmişdir. 420

                      Sultân Gıyâseddîn Mes'ûd Hân
                      Esbak Anadolu hükümdârı Sultân İzzeddîn Keykâvus Hân'ın şehzâdesi olup 696 senesi
               ramazânında Simre hükümdârı olmuşdur. Amasya vâlîsi Azîzeddîn Mehmed Bey pervâne-i
               sultânî,  Şemseddîn Ahmed el-Lâkûşî vezîr-i  saltanat,  Halifetzâde Celâleddîn  Mehmed Bey
               nâib-i  saltanat,  Gümüşlüzâde  Sirâceddîn  İsmâ'il  Bey  atabeg,  Torumtayzâde  Nâsıreddîn
               Muhammed  Bey  emîrü'l-ümerâ  ve  Abdul'azîz  bin  İsrâ'il  dahi  müstevfi'l-memâlik  olarak
               ta'ayyün etmişlerdir.




               420   Çünkü amcası Hâce Mes'ûd-ı Rûmî Gazân Hân nezdinde müstevfî ve yeğeni Seyfeddîn Mengli bin Mahmûd
                  Çelebi bin Baba dahi ser-bevvâbân-ı Gazânî idi.
                                                           669
                                                           370
   366   367   368   369   370   371   372   373   374   375   376