Page 525 - 1-4_2
P. 525

Amasya Tarihi 1-4. Cilt                                                             Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
               Amasya Tarihi Cilt: 3


                      Osmanlı kânûn-ı idâresinin Türklüğe müdhiş darbeler indiren birkaç mâddesi aleyhinde
               bütün Anadolu'da kaldırılan ihtilâl bayrağı, Amasya târîhinde altı yıllık bir fetret doğurmuşdu.
               Bu fetret, ikinci devrenin müntehâsıyla üçüncü devrenin mübtedâsı arasına girmiş bir fâsıla-i
               târîhiyyedir.

                      Târîhî Fetret
                      Amasya târîhinin ikinci devresiyle üçüncü devresi arasında hâsıl olan bir tezebzüb-i
               idâre demekdir. Amasya sancağında altı yıl devâm eden bu tezebzüb zamânında Amasya'nın
               idâresine ba'zen Osmanlı devleti ba'zen de erbâb-ı ihtilâl hâkim olmuşlardır.
                      Şâyân-ı dikkatdir ki zamân-ı fetretde erbâb-ı ihtilâlden ba'zılarının i'lân-ı istiklâl ederek
               nâmlarına sikke darb etdirdikleri ele geçen fermânlarda,  [356] ahkâm defterlerinde mezkûr
               olduğu hâlde erbâb-ı ihtilâlin kendi nâmlarına hutbe okutdukları meskûtdur. Fetret zamânında
               Amasya'yı idâre eden beyler şunlardır:

                      Deli Zülfikâr Bey
                      Amasya'nın Ziyâre Mahallesi ahâlîsinden "Baloğlu" demekle meşhûr sipâhî Mehmed
               Ağa bin Behlûl'ün oğludur. Amasyalı Budak Beyzâde Hüseyin Paşa'nın kethüdâsı ve Amasya
               mütesellimi olmuşdu. Hüseyin Paşa'nın felâketinde menkûb olmakla erbâb-ı ihtilâle karışdı.
               1011 senesi recebinin beşinde ihtilâlciler tarafından Amasya beyi oldu.
                      Deli  Zülfikâr  Bey,  gâyet  milliyet-perver,  fa''âl,  cesûr,  munsif  adamdı.  Ma'iyyetinde
               bulunan erbâb-ı ihtilâlin başbuğları şunlardı: Zu'amâdan Tâhir Bey, Sipâhîlerden Budakoğlu
               Alî Ağa, Çeribaşıoğlu Sarhoş Mehmed Ağa, Dündaroğlu Mustafa Ağa, Şeytânoğlu İbrâhim
               Ağa, Yardımoğlu Sefer Ağa.
                      Tâhir Bey, "Geldiklanlı" demekle meşhûr bir alay beyi idi. Budakoğlu Alî Ağa, Hüseyin
               Paşa'nın  birâderi  olup  Zülfikâr  Bey'in  kethüdâsı  ve  mütesellimi  olmuşdu.  Yüz  on  üçüncü
               silahdâr bölüğünde mukayyed olup 1011 senesi recebinin on üçünde Gümüş kasabasında kâ'in
               Hacı Halîl Paşa Medresesi evkâfına mütevellî oldu. 605  Buna "Aliç Bey" denmişdi. [357]
                      Yardımoğlu  Sefer  Ağa,  "Sefer  Şâh"  demekle  meşhûr  olan  sipâhîdir.  Çeribaşıoğlu
               Mehmed Ağa, üçüncü silahdâr bölüğünde mukayyed olup 1011 senesi recebinin on ikisinde
               Amasya'da  Bâyezîd  Paşa  evkâfına  mütevellî  olmuşdu.  Aşağılarda  "Sarhoş  Mehmed  Paşa"
               denilen beylerbeyi budur.
                      Bunlara karşı Amasya'yı müdâfa'a edenler, kaleye kapanıp dayanmışlardı. Kazâların
               a'yânları içinde erbâb-ı ihtilâle karşı Osmanlı devletini iltizâm ve kazâlarını müdâfa'a edenler
               çokdu. Bunlardan Lâdik voyvodası kâ'im-makâmı Yenioğlu Tayyâr Mustafa Ağa bin Hüseyin
               Ağa pek meşhûr idi.
                      Köprü  voyvodası  Durak  Ağa  da  pek  meşhûr  idi.  Köprü  a'yânından  Müftüoğulları
               Ahmed, Mehmed Ağalar'la Sinânoğlu Mustafa Bey bin Alî Bey, Mü'ezzinoğlu Hasan Ağa,
               kezâlik Mustafa Bey'in dâmâdı Arnavut Hüseyin Ağa ve birâderi Hasan Ağa, Durak Ağa'ya
               mu'în olmuşlardı. Köprü'ye musallat olan Türkmen Sarı Şa'bân Ağa'ya karşı Köprü'yü müdâfa'a
               ediyorlardı.
                      Merzifon voyvodası Hasımoğlu Yahyâ Ağa bin Ömer Çelebi ve "Çayırköylü" demekle
               meşhûr Ahmed Ağa, Havza voyvodası Hasan Ağa ve Gümüş voyvodası Ebû Bekir Ağa erbâb-
               ı ihtilâle karşı vatanlarını müdâfa'a ediyorlardı. Fakat gerek müdâfa'a edenler ve gerek musallat
               olanlar Türklüğe bir mevki' vermek da'vâsında beraberdiler. Müdâfa'a edenler erbâb-ı ihtilâle
               karışan eşirrânın nehb ü gâretlerinden vatanlarını kurtarmağa çalışanlardı. [358]
                      Köprü sipâhîlerinden Arnavut Hüseyin Ağa  606  ibtidâ Durak Ağa tarafdârı olduğu hâlde
               sonradan  erbâb-ı  ihtilâle  uyup  Deli  Zülfikâr  Bey'in  ma'iyyetinde  Türklük  da'vâsına  iştirâk


               605   Kuyûd idâresinde ve zîr-i muhâsebe-i atîk defterinde böyle mukayyeddir.
               606   Sadr-ı esbak Köprülü Mehmed Paşa'nın pederi olduğu kayden müsbetdir.
                                                           822
                                                           524
   520   521   522   523   524   525   526   527   528   529   530