Page 128 - 6-8
P. 128

Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
               Amasya Tarihi 6-8. Cilt                                                                    Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR

               olundu.”

                      Ahmed Efendi-Koca Mu’îd
                      Mustafa oğludur. Amasya’da Abdîzâde Muhyiddîn Mehmed, Hatîb Kâsım Efendilerden
               ikmâl-i  tahsîl  edib  üstâdına  mu’îd  ve  mülâzım,  ba’dehû  ders-i  âm-ı  meşhûr  oldu.  Amasya
               müftülerine  müsevvid  ve  ba’dehû  Yörgüç  Paşa  Medresesine  müderris  olduğu  hâlde  916
               hudûdunda vefât etdi. Fâzıl, fakîh, müteşerri’ bir müderris idi.

                      Ahmed Hân-Şehzâde Sultân
                      Amasyalıdır.  Selâtîn-i  Osmâniyyeden  İkinci  Sultân  Bâyezîd  Hân  ibn-i  Fâtih  Sultân
               Mehmed Hân-ı  Sânî  bin  Sultân Murâd Hân-ı  Sânî  şehzâdesidir. 870’de  Amasya’da doğdu.
               878’de emr-i mesnûn-ı hıtânı İstanbul’da icrâ edilip Amasya’ya gönderildi. 880’de Amasyalı
               Pîr İmâm Mezîdzâde Şerefeddîn Ya’kûb Çelebi hizmet-i ta’limine me’mûr oldu.
                      886  senesi  rebiülevvelinde  Sultân  Bâyezîd  Hân  Amasya’dan  İstanbul’a  gidip  taht-ı
               saltanata cülûs etdikte yerine Amasya vâlisi [399] ve Candarlızâde İbrâhim Paşa da lalası ve
               müdebbir-i umûru, Yörgüç Paşazâde Süleyman Paşa vilâyet muhâfızı, Hacı Beyzâde Tâcî Bey
               nişâncısı, Hacı Sinan Beyzâde Abdullah Bey de defterdârı oldu.
                      887’de İbrâhim Paşa İstanbul’a gidip yerine defterdâr Abdullah Paşa lalası ve müdebbir-
               i umûru oldu. Yeniceli Mûsâ Çelebi defterdârı olarak teayyün etdi. 889 senesi muharreminde
               Amasyalı Hızır Paşazâde Mehmed Paşa lalası ve müdebbir-i umûru olarak İstanbul’dan geldi.
               Abdullah Paşa, Anadolu beylerbeyi olup Hatîb Kâsım Efendi de mu’allimi oldu.
                      890’da Süleyman Paşa İstanbul’a gitdi. 894’de mu’allimi Hatîb Kâsım Efendi vefât
               eylediğinden  Birgilizâde  Mustafa  Efendi  mu’allimi  olarak  İstanbul’dan  geldi.  Amasya’nın
               kibâr-ı  ulemâ  ve  fuzalâsına  nisbetle  genç  ve  mu’îd  çağında  sayılırdı.  Biraz  da  mağrûr  ve
               müteazzım bir zât idi.
                      896’da  şehzâdeleri  Murâd  ve  Alâeddîn  Beylere  sünnet  düğünü  tertîb  eylemişdi.
               Mu’allim-i mûmâ ileyhin Amasya fuzalâsına karşı te’azzum ve tasaddur-ı dâ’iyesi ve ulemânın
               da te’annüdü oldukça mühim bir vak’aya sebebiyet verdiğinden mu’allimin azliyle Pîr İmâm
               [400] Mezîd oğlu Şerefeddîn Ya’kûb Efendi mu’allim oldu.
                      Senelerden beri saray muhâfızı olan Kemâl Paşazâde Süleyman Bey Tokat sancağı beyi
               olup  gitdi.  Yerine  Dizdârzâde  Mustafa  Bey  saray  muhâfızı  oldu.  Amasya’da  mukîm  olan
               Şehzâde Sultân Selîm, Şehenşâh, Alemşâh, Korkud Çelebilerden her biri birer büyük sancağa
               vâlî ve emîr gönderildi.
                      898’de Nişâncı Hacıbeyzâde Tâcî Bey Emîr-i divân olup Tâceddîn Paşa unvânını aldı.
               Ulemâ-yı A’câmdan Ahmed bin Kutbeddîn el-Câmî de nişâncı olup  “Kutbî Ahmed Çelebi”
               dendi. Sadr-ı  esbak Amasyalı İshâk Paşazâde Pîrî Bey defterdâr olup selefi Yeniceli Mûsâ
               Çelebi İstanbul’a gitdi.
                      904’de lalası Vezîr Mehmed Paşa’nın vefâtı üzerine Emîr-i Divân Tâceddîn Paşa lalası
               olup saray muhâfızı olan Mustafa Paşa emîr-i divân ve ve Âbâdzâde  Kâsım Paşa  da saray
               muhâfızı  oldu.  Ancak  nişâncı  Kutbî  Ahmed  Çelebi  fevkalâde  yüz  bulup  erkân-ı  divânı
               şehzâdeye fazla si’âyet etmeye başladı.
                        905’de Tâceddîn Paşa, Kefe beylerbeyi olup [401] yerine Hakalalı Âbâdoğlu Kâsım
               Paşa  bin  Abdullah  Bey  vezîr  ve  lalası  ve  nişâncı  Kutbî  Ahmed  Çelebi  de  azledilip  yerine
               kudâtdan Sibekzâde Ahmed Efendi nişâncı oldu.
                      908’de vezîr Kâsım Paşa’nın husamâsı olan A’câmın ilkâât-ı bed-hâhanesiyle şehzâdeyi
               igzâb eylediğinden bi’z-zarûre Trabzon’a vâlî Şehzâde Selîm Hân’ın nezdine firâr ve ilticâ
               etdiği esnâda emîr-i divân olan Karagöz Ahmed Ağazâde Mustafa Paşa vezîr ve lalası oldu.
                      909 senesi şevvâlinde vezîri Mustafa Paşa İstanbul’a gidip yerine emîr-i divân olan
               Yularkısdı Sinan Paşa vezîr ve lalası ve 910’da nişâncı Ahmed Efendi’den vefâtıyla Amasyalı
               ulemâdan Münîrî Mehmed Çelebi nişancı ve alaybeyi Acem Alizâde Bâlî Bey de emîr-i divân



                                                           123
                                                           127
   123   124   125   126   127   128   129   130   131   132   133