Page 403 - 6-8
P. 403
Amasya Tarihi Cilt: 7
Amasya Tarihi 6-8. Cilt Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
ulemâdan el-Hâc Alî Efendi’dir. Bunun evlâdına [462] Hacı Bayrâmoğulları dendi. Bunlardan
el-Hâc Mehmed Sa’îd Efendi meşâhîr-i ulemâdan idi.
Bayrâm Efendi-Bayrâm Alizâde es-Seyyid el-Hâc
Amasyalıdır. Pervâne Bey Mahallesi eşrâfından el-Hâc İsmâîl Efendi bin el-Hâc Bayrâm
Ağa bin el-Hâc Mehmed Ağa bin el-Hâc Bayrâm Alî Ağa’nın mahdûmudur. Seküköylüzâde el-
Hâc Kâşif Mehmed Efendi’den ikmâl-i tahsîl edib kudât silkine girdi. Hayli kasabât ve bilâda
kadı ve meclis-i a’yân a’zâsı olup 1220 sâline doğru vefât etdi. Ulemâ ve a’yândan idi.
Bayrâm Efendi-Hacı Mahmûd Ağazâde
Havzalıdır. Oranın hânedânından ve kendisinin rivâyeti üzere evlâd-ı Selçûkiyye’den es-
Seyyid el-Hâc Mahmûd Ağa bin es-Seyyid Selîm Ağa bin es-Seyyid el-Hâc Mehmed Ağa bin
es-Seyyid el-Hâc Osmân Ağa bin es-Seyyid Mehmed Ağa bin el-Hâc Osmân Ağa bin İsmâîl
Ağa bin Halîl Ağa bin Bayrâm Bey’in mahdûmudur.
Havza’nın Aşağı Mahallesi’nde 1291’de doğdu. Nâz ü ni’met içinde büyüdü. Pederinin
vefâtında biraderleriyle beraber evkâf-ı Selçûkiyye mütevellîsi, Havza meclisi idâre a’zâsı
[463] bir kaç defa belediye reîsi oldu.
Harb-i umûmîde servet ü sâmânını iz’âfiyle artırıp Amasya-Samsun şimendifer yolunun
te’ahhüd eylediği kısmında müthiş ziyânlara uğradığından müteessiren 1347’de vefât eyledi.
Pederi gibi sofrası küşâde, hânedân, fukarâya müşfîk olmakla beraber etvâr ü mişvârı
muhannesâne idi. Kibâr illetiyle ma’lûl idi derler.
Bâyezîd Bey-Emîr Mübârizeddîn
Amasyalıdır. Sunkuroğlu el-Hâc Îsâ Bey bin Süleyman Bey bin Sunkur Bey’in
mahdûmudur. Kör Bâyezîd Bey demekle meşhûr olup ibtidâ Hacı Şâdgeldi Paşa ümerâsından
iken mahdûmu Amasya Beylerbeyi Devâtdâr Ahmed Paşa’ya hizmet ve ba’dehû Sultân Murâd
Hünkâr’a inkıyâd ve beyât edib 791’de Kosova muhârebesinde vefât etdi. Mahdûmları Sunkur,
Pîrî Beylerdir. Bâyezîd Paşa’nın amcası idi.
Bâyezîd Çelebi-Sofu İmâdüddîn
Amasyalıdır. Emîr-i kebîr Devâtdâr Ahmed Paşa Çelebi devrinde Amasya kazaskeri olan
Mevlânâ Celâleddîn Yûsuf Çelebi bin [464] Ahî Hüsameddîn Hüseyin bin Mevlânâ umdetü’r-
râsihîn Şemseddîn Ebu’l-Hüseyin Ahmed bin İdrîs bin İsmâîl en-Niğdevî mahdûmudur.
Ceddi Mevlânâ Hüsameddîn Hüseyin en-Niğdevî meşâhîr-i ulemâdan olup Amasya’da
iştihâr etmişdi. Üçler Mezarlığı’nda medfûndur. Bunun pederi Mevlânâ Şemseddîn Ebu’l-
Hüseyin Ahmed en-Nahcivânî ekâbir-i ulemâdan olup Niğde’de yerleşmişti. Orada medfûndur.
Pederi Amasya’da Niğdelioğlu demekle meşhûr olup Üçler Mezarlığı’nda medfûndur.
Amasya’da Mevlânâ İzzeddîn Mehmed ve Mevlânâ Saîdeddîn Mevhûb Çelebiler’den tahsîl-i
ulûm edib ders-i âm ve Atabeg Gâzi müderrisi iken 792’de Edirne’ye gitdi.
Orada tedrîs-i ulûma muvâzabet ederek hüsn-i ahlâkı ilm ü fazlı Yıldırım Sultân Bâyezîd
Hân’ın nazar-ı dikkatini celbeylediğinden Üç Şerefeli Medresesi müderrisliğini verdi.
Şehzâdesi Çelebi Sultân Mehmed Hân’a mu’allim nasbetdi. Edirne’de ikâmet etdiği mevki’e
Sofu Mahallesi dendi. [465]
801 senesi evâhirinde Çelebi Sultân Mehmed Hân ile Amasya’ya gelip müşâvîr-i hâssı
oldu. 804’de Topal Timur’un harbinde beraber bulundu. 805’de Çelebi Sultân Mehmed’in
Bolu’dan Amasya’ya da’vet edilmesinde ve Amasya’ya gelmesinde bâ’is-i müstakîl olarak
Sultân-ı müşârün-ileyhin fevkalâde muhabbet ve i’timâdını kazandı.
Amasya’ya geldikten sonra Topal Timur Hân’ın nezdine Çelebi Sultân Mehmed
tarafından sefîr olarak gidip geldikde Amasya’da Şeyhülislâm ve müsteşâr-ı saltanât oldu.
402