Page 526 - 6-8
P. 526

Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
               Amasya Tarihi 6-8. Cilt                                                                    Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR

               Binâ’en-aleyh  rivâyet  yalan  değil,  yanlışdır.  Bu  rivâyet  Cemâleddîn  İbrâhim  Aksarâyî
               tercemesinde ve evladında yoktur.
                     Erbâb-ı terâcimin tesbît eylediği şu iki terceme ve neseb sûret-i kat’iyyede gösteriyor ki
               ikinci Cemâleddîn Mehmed Aksarâyî birinci Cemâleddîn İbrâhim Aksarâyî’nin hafîdi değildir
               ve  târîhen  olamaz. 232   Aralarında  neseben  karâbet,  ikinci  Cemâleddîn  Aksarayî’nin  birinci
               Cemâleddîn Aksarâyîzâde Fahreddîn İlyâs’ın dâmâdı olmasından ibâretdir.

                     Cemâleddîn Ahmed Çelebi-Şerefoğlu
                     Amasyalıdır.  Ulemâdan  Mevlânâ  Şerefeddîn  Hamza  Çelebi  mahdûmudur.  Ulemâ-yı
               asrından tahsîl-i ulûm edib ders-i âm oldu. 827’de kibâr-ı ulemâdan görülüp 836 sâlinden sonra
               vefât etdi. Şemseddîn Ahmed Pervânî vakfiyesi şuhûdundan idi. [159]

                     Cemâleddîn Fîrûz Bey-Yazârî
                     Amasyalıdır. Yazarlı Tengrivirmiş Bey’in evlâdından Hamza Bey bin Durmuş Bey bin
               Kerîmüddîn Virmiş Bey’in mahdûmudur. Pederinin vefâtında ze’âmetine ve karye-i Virmiş
               mâlikânesine  mutasarrıf  olup  Rûmeli  muhârebâtında  fevka’l-âde yararlığı  görüldüğünden
               ümerâdan oldu.
                     845’de Vermiş köyünde binâ etdiği câmi-i şerîf mesâlihine Amasya’da Vermiş, Niksar
               kazâsında Dönekse ve Dânîşmendli karyelerini vakf edib Rûmeli’ne gitdi. Ba’dehû Silistre
               Beyi olduğu hâlde Varna muhârebesine iştirâk edib 847’de şehîden vefât etdi.
                     Şecî’, sâdık  bir emîr-i  meşhûr idi. Mahdûmları Mehmed, Ebûbekir, Durak Beylerdir.
               Evlâdından Durak Bey bin Velî Bey bin Yazarlı Bey bin Durak Bey bin Cemâleddîn Bey Yazârî
               980 ricâlinden olup vakfına mütevellî idi.

                     Cemâleddîn Yûsuf Çelebi-Tokatîzâde
                     Amasya ulemâsından olup yukarıda tercemesi yazılan [160] Mevlânâ Tâceddîn Ebu’l-
               Mekârim İbrâhim bin eş-Şeyh Mehmed et-Tokâdî mahdûmudur. “Dav’-i Lâmi” ve “Tabakât-ı
               Hânefiyye”de yazıldığı üzere mukaddemât-ı ulûmu pederinden ahz u tederrüs edib sonra Şam’a
               ve Mısır’a gitdi.
                     Oralarda meşâhîr-i fuzalâdan ve hâssaten Şehâbeddîn Ahmed bin Hacerü’l-Kastallânî,
               Bedreddîn  Mahmûd  bin  el-Aynî  gibi  fuhûl-i  ulemâdan  ikmâl-i  tahsîl  ederek  avdet  ve
               Amasya’da neşr-i ulûma himmet etdi. Hayli zamân Atabeg Gâzi müderrisi oldu.
                     Fezâ’il-i  ilmiyyesi  mâlûm-ı  enâm  olup  Amasya  kâdı’l-kudâtı  Mevlânâ  Nizâmeddîn
               Abdurrahmân el-Muslihî’nin hastalığı esnâsında Amasya nâibi, ba’dehû Amasya kâdısı olduğu
               hâlde 866’da vefât etdi. Meşâhîr-i fuzalâdan bir zât idi.
                     Mahdûmları  Mehmed,  Abdurrahmân  Çelebilerdir.  Mevlânâ  Abdurrahmân  Çelebi,
               Amasya kâdı’l-kudâtı olup bunun mahdûmu Mevlânâ Hüsâmeddîn Hüseyin Efendi de kibâr-ı
               mevâliden olmuştu. Bunlara “Tokatlıoğulları” dendi. [161]

                     Cemâleddîn Mehmed Çelebi-Çelebi Halîfe
                     Amasyalıdır. Cemalîzâde Mahmûd Çelebi bin İbrâhim Çelebi bin el-Hâc Mehmed Çelebi
               bin  Mevlânâ  Fahreddîn  İlyâs  bin  Mevlânâ  Cemâleddîn  İbrâhim  el-Aksarâyî  mahdûmu  ve
               Şeyhülislâm Zenbilli Alî Efendi’nin amcazâdesidir.
                     Amasya’da  fuzalâdan  İbrîzâde  Muhyiddîn  Mehmed  Cendîzâde  Rükneddîn  Ahmed
               Çelebilerden tahsîl-i ulûm edib tab’ ve meşrebinde tasavvufa meyl-i azîm olduğundan hulefâ-
               yı Halvetîyeden Pîr Abdullah Çelebi sohbetine cân attı.




               232   Çünkü  788’de  vefât  eden  Cemâleddîn  Mehmed  bin  Mehmed  bin  Mehmed  Aksarâyî,  727’de  vefat  eden
                 Cemâleddîn İbrâhîm Aksarâyî’nin hafîdi olmasına imkân-ı târîhî yoktur.

                                                           520
                                                           525
   521   522   523   524   525   526   527   528   529   530   531