Page 606 - 6-8
P. 606

Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
               Amasya Tarihi 6-8. Cilt                                                                    Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR

               vefât etdi. Bunun mahdûmu Hâfız Süleyman Ağa’dır. Diğer mahdûmu da Hâfız Hasan Ağa’dır.
               [424]
                     İsmâ’îl Ağa bin Mehmed Ağa mütevellî olup 1172’de ve bunun mahdûmu Mehmed Sa’îd
               Ağa 1212’de vefât etdi. Bunun mahdûmları Hâlis İbrâhim Ağa 1231’de ve vezîr Hakkı İsmâ’îl
               Paşa 1245’de vefât  edib Hâlis Ağazâde el-Hâc  İsmâ’îl Hakkı  Ağa Amasya mütesellimidir.
               Bunun  mahdûmu  Mehmed  Sa’îd  Efendi  1272’de  bilâ-veled-i  zükûr  vefât  etdi.  Bunun
               kerîmezâdesi Mîrlivâ İsmâ’îl Hakkı Paşa da 1344 senesi saferinde Üsküdar’da vefât etdi.

                     Hasan Paşa-Deli Küçük
                     Merzifonludur. Sipâhî Ahmed Ağa’nın mahdûmu olup “Rûz-nâme-i Osmânî”de yazıldığı
               üzere Köprülü Mehmed Paşa’nın silâhdârı olup müşârün-ileyhin irtihâlinde mahdûmu Fâzıl
               Ahmed Paşa’nın silahdârı oldu.
                     Kandiye muhârebesinde şecâ’at ü besâleti görüldüğünden 1082’de Mar’aş Beylerbeyi
               olup Rûmeli muhârebesine me’mûr oldu. Ba’dehû Trablusşâm, Adana Beylerbeyi, Merzifonî
               Kara Mustafa Paşa sadâretinde Anadolu Beylerbeyi olup 1092’de vezâretle Rûmeli vâlîsi oldu.
                     1094’de Viyana önünde harb ederken şehîden vefât etdi. Gâyet cesûr, müdebbir, işgüzâr,
               muktedir bir vezîr idi. Mahdûmu Abdüllatîf Bey dergâh-ı âlî kapıcıbaşılarından olup 1121’de
               vefât etdi.

                     Hasan Ağa-Gazzâzzâde
                     Amasyalıdır.  Hâtuniyye  Mahallesi  eşrâfından  1058’de  maktûl  olan  Ahmed  Bey’in
               birâderi  Sipâhî  Mehmed  Ağa’nın  mahdûmudur.  Pederinin  mazlûmen  i’dâmında  sipâhîlik
               tîmârına mutasarrıf olup Köprülüzâde Fâzıl Ahmed Paşa’ya intisâb ederek dâ’iresi ağalarından
               oldu.
                     Mu’ahharan  dergâh-ı  âlî  müteferrikalarından  olup  1077’de  Ahıska  kal’asını  ta’mîre
               me’mûren Ahıska ağası olarak gitdi. 1079 senesi şevvâlinde mazhar-ı terakkî olarak avdet edib
               silahdârân ocağı kethüdâsı ve 1087’de silâhdâr ağası oldu. [425]
                     Bundan akdem Amasya’da evkâf-ı Sultâniyye mütevellîsi olarak bir müddet ikâmet edib
               1091’de sipâhîler ağası oldu. Sadr-ı a’zam Kara Mustafa Paşa’nın zamân-ı ikbâlinde nüfûz u
               i’tibârı olduğu hâlde 1094 senesi evâhirinde Viyana önünde vefât etdi. Ricâl-i askeriyyeden idi.

                     Hasan Efendi-Şeyhü’l-Harem el-Hâc
                     Köprülüdür.  Köprü  meşâyihinden  Şeyh  Mehmed  Çelebizâde  Hüseyin  Efendi’nin
               mahdûmudur. Amasya’da Uzun Müderris Mehmed Efendi’nin halka-i tedrîsinde ikmâl-i tahsîl
               edib ders-i âm oldu. Köprülü Mehmed Paşa’nın sadâretinde İstanbul’a gitdi.
                     1070’de  sadr-ı  müşârün-ileyhin  ferâşet  vekîli  olduğu  hâlde  Hicâz’a  gidip  Mekke-i
               Mükerreme’de yıllarca mücâvir ve Harem-i şerîfte müderris olup kaldı. Ba’dehû Köprülüzâde
               Fâzıl Ahmed Paşa’nın ferâşet vekîli ve Süleymaniye müderrisi ve 1086’da şeyhü’l-harem oldu.
                     1091’de şerîf-i Mekke’nin arzıyla ma’zûl olup, Medîne-i Münevvere’ye gitdi. 1093’de
               şerîf  Ebu’l-Berekât’ın  irtihâli  üzerine  sânîyen  şeyhü’l-harem  olup  Mekke-i  Mükerreme’ye
               avdet [426] etdi. Mekke şerîfi olan İbrâhim Efendi zamânında huzûr gördü.
                     1095 senesi evâ’ilinde kendisini tutan Sadr-ı a’zam Merzifonî Kara Mustafa Paşa’nın
               i’dâmından pek müte’essir olup  Şerîf  İbrâhim’in azliyle Şerîf Ahmed Mekke-i  Mükerreme
               emîri  oldukta  te’essürü  arttı.  1096  senesi  evâ’ilinde  vefât  etdi.  Âlim,  kâmil,  natûk,  vâ’iz,
               müdebbir, sahî bir zât olup ehl-i Mekke’nin teveccühâtını kazanmışdı.
                     Mahdûmu Mehmed Mekkî Efendi kibâr-ı fuzalâdan olup Mekke-i Mükerreme’de müfti’l-
               Hanefiyye  olmuştu.  Bunun  mahdûmları  vüzerâdan  Hüseyin  Paşa  ile  Ya’kûb  Efendi
               “Mekkîzâde” demekle meşhûrdur. Ya’kûb Efendizâde eş-Şeyh Mehmed Efendi ve Hüseyin
               Paşazâde Mehmed Bey 1190’da Mekke-i Mükerreme a’yânından idiler.




                                                           600
                                                           605
   601   602   603   604   605   606   607   608   609   610   611