Page 618 - 6-8
P. 618

Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
               Amasya Tarihi 6-8. Cilt                                                                    Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR

               rebîülâhirinin on sekizinci günü dayısı İmâm-ı Sultânî Alî Efendi Edirne’de vefât eylediğinden
               Edirne’ye celb edilip def’aten İstanbul pâyesiyle İmâm-ı Sultânî oldu.
                     1106 senesi cumâdelâhiresinin yirmi ikinci pazar günü tahta cülûs eden Sultân Mustafa
               Han-ı Sânî müşârün-ileyhi imâmetten afv edib müte’âkiben Bosna mollası oldu. 1109’da avdet
               edib  Mekke-i  Mükerreme  mollası  ve  1112’de  Anadolu  kazaskerliği  pâyesiyle  tebcîl  edilip
               1113’de Mısır mollası oldu.
                     1114’de avdet edib 1115 senesi rebîülâhirinin [462] üçüncü günü tahta cülûs eden Üçüncü
               Sultân Ahmed Han’a hem-şehrîsi es-Seyyid Mustafa Efendi’nin yerine Rûmeli kazaskerliği
               pâyesiyle sânîyen İmâm-ı Sultânî oldu.
                     1116 senesi recebinin on üçüncü günü İstanbul kâdısı oldu. Ancak ramazânın birinci günü
               kazâ  ve  imâmetten  azl  edilip  beşon  gün  sonra  kendisini  İmâm-ı  Sultânî  nasb  etdiren
               Şeyhülislâm Lâdikli Mehmed Efendi de azl edilerek Bursa’ya gönderildi.
                     1118  senesi  rebîülevvelinde  tekrâr  imâmet-i  Sultâniyyeyi  ihrâza  teşebbüsâtı
               hissedildiğinden Limni’ye i’zâm edildi. 1119’da şedîd ihtiyâc içinde olduğu mesmû’-ı pâdişâhî
               olduğundan afv edilip  Kıbrıs  mollası  olarak oraya gönderildi. 1121’de ma’zûlen  İstanbul’a
               avdetle vazîfe-i emsâl ile tekâ’üd edildi.
                     Onyedi yıl münzevî bir hâlde imrâr-ı hayât ederek 1138’de re’îsü’l-ulemâ olup tekâ’üd
               vazîfesi artırıldı. Gâyet muhterem bir hâlde dem-güzâr olup 1145 senesi receb-i şerîfinin on
               beşinde dâr-ı bekâya irtihâl etdi. Üsküdâr’da [463] medfûndur.
                     Âlim, afîf, musallî, vücûh-ı kırâ’ate âşinâ, şeyhü’l-kurrâ’, re’îsü’l-ulemâ’ bir zât-ı sütûde-
               simât idi. Gâyet sahî olduğundan borçtan hâlî olamadı. Mahdûmlarından Mehmed Azîz Efendi
               Üsküdar mollası  olup  1147 senesi  evâ’ilinde vefat  etdi. Diğer mahdûmu Osmân Efendi  de
               Selânik mollası olup 1162’de vefât etdi.

                     Hasan Efendi-Sarızâde el-Hâc
                     Amasyalıdır.  Sipâhîlerden  Sarı  Alî  Beyzâde  Abdullah  Ağa’nın  mahdûmudur.  Erbâb-ı
               ticâretten olup Amasya’da hayli servet edindi. Ba’dehû İstanbul’a gidip ticâretini tevsî’ ederek
               Amasyalı Bekir Beyzâde Osmân Bey’in mîrlivâlığında Mısır tüccârından oldu.
                     1143’de Mısır darb-hânesi emîni olup 1145’de ümerânın yek-diğeri aleyhine kıyâmında
               İstanbul’a geldi. Emlâkini ba’zı hayrâta vakf edib 1146’da vefât etdi. Mahdûmu Bâbü’s-sa’âde
               ağası  Ahmed  Ağa’dır.  Hasan  Efendi  bilâ-veled  vefât  edib  Ahmed  Ağa  birâderi  olduğu  da
               zannolunur. [464]

                     Hasan Efendi -Yûsufzâde el-Hâc
                     Amasyalıdır.  Amasya  ulemâsından  Îrânlı  Yûsuf  Efendi’nin  mahdûmudur.  Fethiye
               Mahallesi’nde 1061’de doğdu. Amasya müftüsü Allâme Hızır Efendi’den ve Mehmed Paşa
               müderrisi Çilizâde Ömer Efendi’den mukaddimât-ı ulûmu görüp 1081’de Erzurum’a gitdi.
                     Orada  Hâtuniyye  medresesinde  ikâmet  ve  medrese-i  mezbûre  müderrisi  Şirvânî
               Abdünnebî  259  Efendi’nin halka-i tedrîsine muvâzabet ve ikmâl-i tahsîle himmet edib 1088’de
               mücâz  olarak  avdet  etdi.  Amasya’da  yıllarca  tedrîs-i  ulûm  ederek  iştihâr  edib  1112’de
               Dersa’âdet’e gitdi.
                     1113’de  Mekke-i  Mükerreme’de  kâ’in  Süleymaniye  medresesi  müderrisi   260   olarak
               Hicâz’a  gidip  Harem-i  şerîfte  yedi  yıl  kadar  tedrîse  mülâzemet  ü  mücâveret  etdi.  Esnâ-yı
               va’zında  ba’zı  makâlâtından  müte’essir  olan  emîr-i  Mekke  Şerîf  Abdulkerîm  Efendi’nin
               inhâsıyla azl edilip 1120’de Amasya’ya geldi.
                     Yine tedrîs-i ulûma devâm edib Fethiye câmii kürsî şeyhi ve Enderûn câmi-i şerîfi ders-i
               âmı  oldu.  1134’de  Behisni  müftüsü    [465]  el-Hâc  Hasan  Efendi’nin  yerine  Halfet  Gâzi


               259  Ba’zı icâzet-nâmelerde Abdullah yazılıdır. Ekserinde Abdunnebî eş-Şirvânî diye mukayeddir.
               260  Şeyhü’l-İslâm Erzurumî es-Seyyid Feyzullâh Efendi’nin lutfunu görmüştü.


                                                           612
                                                           617
   613   614   615   616   617   618   619   620   621   622   623