Page 151 - 6-8
P. 151

Amasya Tarihi Cilt: 9
               Amasya Tarihi 9-12. Cilt                                                           Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR            Amasya Tarihi 9-12. Cilt                                                           Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR

               oldu.                                                                                                                        Matmah-ı nazarı olan Amasya emâretini tahsîl için hayli uğraşdı. Bir aralık Kayseriye
                     Altı yıl kadar şehzâde-i müşârün-ileyhin hizmet-i ta’lîminde evkât-güzâr olup 953’de dâr-                        Emîri oldu. Ba’dehû ma’zûlen Amasya’ya geldi. İbtida Hacı Kutluşâh ile muvâfıkâne hareket
               ı bekâya irtihâl etdi. Gâyet fâzıl, muhakkik, ulûm-ı Arabiyyede mâhir, halûk, halîm, edîb, pâk-                        etdi.  Mühim  bir  mevki  kazandı.  Sonra  müşârün-ileyhin  maktûlen  vefâtında  husemasıyla
               sîret bir zât-ı sütûde-simât idi. Şerh-i Şemsiye’nin tasdikât kısmına haşiyesi ve ba’zı mevâzı-ı                       birleşti.
               müşkileye ta’likâtı ve ba’zı mesâili husûsîyenin halli hakkında müteaddid resâili vardır.                                    763’de Hacı Kutluşâhzâde Hacı Şâdgeldi Paşa Amasya hükümetini elde etdiği esnâda
                                                                                                                                      birâderi  nezdine  [499]  kaçıb  gitdi.  Ba’dehû  vefât  etdi.  Oğulları  Abdülaziz,  Abdülmecid,
                     Hayreddîn Hızır Efendi-Çelebi Halifezâde                                                                         Mehmed Beylerdir.
                     Amasyalıdır.  Hoca  Sultân  Tekkesi  şeyhi  Mevlânâ  Cemaleddîn  Mehmed  Çelebi
               Halifezâde eş-Şeyh Bedreddîn Mahmûd Çelebi’nin mahdûmudur. Amasya’da mukaddimât-ı                                            Hayreddîn Halîl Çelebi-Gümüşlüzâde Hoca
               ulûmu görüb İstanbul’a gitdi.                                                                                                Amasya a’yân ve hâcegânından Kıvameddîn Kasım Çelebi bin Taceddîn Mahmûd Bey’in
                     Orada Sahn müderrisi Amasyalı Kara Sâlih Efendi’den ikmâl-i tahsîl ederek müderris ve                            mahdûmudur. Hacı Şâdgeldi Paşa zamanında umûr-ı malîyede istihdâm edilib Beytülmâl Emîni
               ders-i âm oldu. Bu esnâda ceddînin hulefâsından eş-Şeyh Kasım Efendi halifesi ve Atik Ali                              oldu.  Sonra  Devâtdâr  Ahmed  Paşa  zamanında  a’yân  ve  hâcegân-ı  meşhûreden  olup  796
               Paşa  Zâviyesi  şeyhi  Ramazân  Efendi’nin  sohbetine  mülâzemet  ederek  tasavvufa  meyl  ve                          hudûdunda vefât etdi. Hânedân, âl-i cenâb idi. Mahdûmu Hoca Kasım Çelebi’dir.
               muhabbeti ve ondan ahz-ı hilâfet ederek 945’de [496] Amasya’ya avdet etdi.
                     947’de Hoca Sultân Tekkesi şeyhi ve ba’dehû Sultân Bâyezîd Câmii vâizi olup halkı ulûm                                 Hayreddîn Halîl Çelebi-Hattât
               ve kemâlâtından fevkâlâde müstefîd etdi. 974 senesi hilâlinde dâr-ı kudse rihlet eyledi. Âlim,                               Mar’aşlıdır. Hasan bin Ali mahdûmu olup gençliğinde Amasya’ya gelip hattât-ı meşhûr
               kâmil, muttaki, enfâs-ı şerîfesi müessir bir zât idi. Mahdûmları Kudbeddîn Mehmed, Alaeddîn                            Sofu Yahya Çelebi’den ve ba’dehû diğer hattât-ı meşhûr Sinaneddîn Yûsuf Çelebi’den hutût-ı
               Ali Efendilerdir.                                                                                                      mütenevvi’ayı ahz ü temeşşuk etdi.
                                                                                                                                            Amasya vâlîsi olan Şehzâde Alaeddîn Bey’in kâtib-i divânı görüldü. 846’da şehzâde-i
                                                                                                                                                                                                                       58
                     Hayreddîn Hızır Efendi-Îcâdî eş-Şeyh el-Hâc                                                                      müşârün-ileyhin ihnâkında ta’lîm-i şâkirdân ile iştigâl etdi. [500] 873’de ber-hayat  görülüb
                                                                                                                                                                                                                               59
                     Amasyalıdır. Hâtuniyye Câmii İmâmı Hâfız Ahmed Efendi’nin mahdûmu ve mahsûl-i                                    876 hudûdunda vefât etdi. Kâtib, hattât-ı meşhûr idi. Mahdûmu Sinaneddîn Yûsuf Çelebi’dir.
               ömrüdür.  Tercemesi  yukarıda  cild  7  sahîfe  384’de  mufassalan  yazıldı.  Oraya  mürâca’ât.                        En  meşhûr  tilmîzi  Kıbletü’l-Hattâtîn  eş-Şeyh  Hamdullah  Efendi’dir.  Sinan  Çelebizâde
               Meşâhîr-i kudâtdan Seydi Alizâde Hayreddîn Hızır Çelebi tercemesi de yukarıda cild 9, sahîfe                           Şükrullah Efendi de bunun tilmîz ve dâmâdıdır.
               365’de yazıldı.                                                                                                              Müstakîmzâde Süleyman Sâdeddîn Efendi “Tuhfetü’l Hattâtîn”de diyor ki: “Hayreddîn
                                                                                                                                      Mar’aşî  ma’rûfdur.  Üstâd-ı  agâh  Şeyh  Hamdullah  evâil  hallerinde  bunlardan  temeşşuk  ve
                     Hayreddîn Hızır Efendi-Kâdı                                                                                      teallüm  eylemişlerdir.  Bunlar  dahi  bir  kolda  Abdullah  Sayrafî’den  vesâir  hem-vakt  olan
                     Amasyalıdır.  Hızır  Paşazâde  Mehmed  Paşa’nın  kethüdâsı  Ahmed  Ağazâde  Mehmed                               üstâdlardan teallüm ile hâce-i nâm-dâr ve muallim-i hayr âsâr olmuşlardır. (Hayreddîn-874)
               Çelebi mahdûmudur. Amasya ulemâsından tahsîl-i ulûm edib ders-i âm, müderris oldu. Tedrîs-                             tarihlerinde evâhir-i hutûtları görülmüşdür.”
               i ulûm esnâsında devr-i medâris-i mu’tâdeyi ikmâl ederek [497] Mehmed Paşa müderrisi oldu.                                   Hattât-ı mûmâ-ileyhin Abdullah Sayrafî’den teallüm-i hatt etmesine tarih müsaade etmez.
                     967’de Trabzon kâdısı olup 970’de Erzurum, ba’dehû Sivas kâdısı oldu. Ba’del-azl gelip                           Galiba bundan maksad birinci Abdullah Amâsî olmalıdır. Bu da Sayrafî değildir. Bunun muasırı
               Amasya’da Hüseyin Ağa Medresesi müderrisliği ile tekâüd edilib 983 hudûdunda vefât etdi.                               olan hattât-ı meşhûr el-Hâc Sinan Çelebi’nin tercemesi aşağıda gelir. Bunun tarafından yazılan
               Kibâr-ı kudât ve mevâlîden âlim, kâmil, sâhib-i hayr bir zât idi.                                                      bir  Hidâye  kitâbının  sonunda  imzâsı  ve  bunun  kenarında  “Min  telâmizetihî  Hayreddîn  el-
                     Mehmed Paşa Mahallesi’nde bir mescid-i şerîf ve yanında bir mekteb binâ edib ba’zı                               Mar’aşî” [501] ibâresi görüldü.
               emlâk ve nukûdunu bu hayrâtının mesâlihine vakf etdi. Mahdûmu Ahmed Efendi ve bunun
               mahdûmu mevâlîden  İbrâhim Efendi’dir. Bunun  mahdûmları  tercemesinde yazıldı.  Bunlara                                     Hayreddîn Halîl Efendi-Kudsi-i Rûmî
               Hayreddînzâdeler dendi.                                                                                                      Amasyalı  Kasım  Çelebi  mahdûmudur.  Evail-i  halinde  meşhûr  Kıbletü’l-Hattâtîn
                                                                                                                                      Amasyalı  Hamdullah  Efendi’den  Amasya’da  iken  hutût-ı  mütenevvi’ayı  öğrendi.  Ba’dehû
                     Hayreddîn Hızır Efendi-Altıparmak                                                                                Amasya fuzalâsından ikmâl-i tahsîl ederek ders-i âm ve müderris oldu.
                     Amasya havâlîsinde Gelgiras Nâhiyesi Hatîbi Fakih Ali Efendi’nin mahdûmudur. 973                                       Yörgüç Paşa müderrisi iken fezâil-i ilmiyyesi ve hüsn ü ahlâkı Amasya vâlîsi Şehzâde
               senesi  ramazânında doğdu. Amasya’da Bahşîzâde Fâzıl Yahya, müfessîr Sinaneddîn  Yûsuf                                 Sultân  Ahmed’in  nazar-ı  dikkatini  celb  eylediğinden  kendi  şehzâdesi  Alaeddîn  ve  Osmân
               Efendilerden  ikmâl-i  tahsîl  edib  ders-i  âm  ve  1027’de  Hâce-i  Sultânî  Amasyalı  Ömer                          Beylere  muallim  nasb  etdi.  918’de  şehzâdelerin  i’dâmı  vakasında  can  havfıyla  Arabistan’a
               Efendi’den mülâzım ve ba’dehû müderris oldu. [498]                                                                     kaçıb Kudüs şehrinde oturdu. Orada yıllarca ikâmet ederek “Zübdetü’l-Hakâyık”, “Gülşen-i
                     Medâris-i  mu’tadeyi  devr  ile  altmışlı  pâyesine  geldiği  esnâda  1039’da  ber-vech-i                        Âsâr” gibi te’lîfâtını ikmâl ederek 943 senesi hilâlinde vefât etdi. Meşâhîr-i fuzalâdan edîb,
               mevlevîyyet Birgi ve 1040 muharreminde Tire kâdısı olup 1041’de pirliğine binâen tekâüde                               kâtib,  hattât-ı  meşhûr  idi.  Birkaç  yıl  Haleb’de  ikâmet  eylediğinden  Caniklizâde  Târihi’nde
               sevk edilerek 1046 senesi evâhirinde vefât etdi. Âlim, sâlih, âbid, hamâme-i mesâcid bir zât idi.                      yazıyor. Müstakîmzâde dahi Tuhfe’sinde “Hayreddîn el-Kudsî er-Rumî” unvanıyla tercemesini
                                                                                                                                      kayd ediyor. [502]
                     Hayreddîn Halîl Bey-Kutluzâde Hacı
                     Amasyalıdır. 744’de vefât eden Emîr Nureddîn Kutlu Bey bin Firûz Bey bin el-Vezîr
               Şemseddîn Mahmûd bin Baba İlyas Horasânî mahdûmu ve Sultân Eretna Bey’in vezîri Hoca
               Alaeddîn Ali Şâh’ın birâderidir. Bunun sâye-i ikbâlinde ümerâdan oldu.                                                 58  İmzâsı bazen “Halil bin Hasan el-Mar’aşî” ve bazen de “Hayreddin Halil el-Mar’aşî” görüldü.
                                                                                                                                      59  Ser-kilârî Süleyman Ağa Vakfiyesi’ndeki Yûsuf bin el-Mar’aşî budur.


                                                           140                                                                                                                    141
                                                           150
   146   147   148   149   150   151   152   153   154   155   156