Page 257 - 6-8
P. 257

Amasya Tarihi Cilt: 10
               Amasya Tarihi 9-12. Cilt                                                           Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR

                      Biraz tahsîl-i ma’âriften sonra Eski Kethüdâ Mahallesi’nde kâ’in mescid-i şerîf pederi
               tarafından minber vaz’ıyla câmiye tahvîl edildikte 1229’da bu câmi-i şerîfin hatîbi ve ba’dehû
               meclîs-i hâcıyân u a’yânın ve ahîren teşkîl edilen meclis-i idâre ve de’âvâ a’zâsı olduğu hâlde
               1271’de vefât etdi.
                      Oldukça hânedân, hoş-sohbet, menâfi’-i âmmeyi düşünür bir kimse idi. Mahdûmu es-
               Seyyid Abdullah Efendi 1294’de vefât etdi. Bunun mahdûmu es-Seyyid Ahmed Efendi’dir.
               Bunun  mahdûmu  Hâfız  es-Seyyid  Mehmed  Rüşdü  Bey  olup  [222]  eşrâftan  Kahvecizâde
               Mehmed Efendi’ye dâmâd olmuş dirâyetli ve çalışkan bir gençtir.

                      Sürûrî Osmân Efendi-Hânedânzâde, Hâfız
                      Amasyalıdır. Dergâh-ı âlî kapıcıbaşılarından el-Hâc Hâfız Habîb Ağa bin Mehmed Ağa
               bin Sa’dî Ağa bin Hândân Ağa’nın mahdûmu ve ricâl-i devletten Yûsuf Efendi’nin birâderidir.
               Amasya’nın Üçler Mahallesi’nde doğdu.
                      Evâ’il-i hâlinde hıfz-ı Kur’ân etdikten sonra ceddi Sa’dî Çelebi Türbesi cüz-hânı oldu.
               Bu esnâda Amasya ve İstanbul ulemâsından tahsîl-i ulûm edib silk-i kudâta girdi. Anadolu
               kudâtından olup 1152’de Amasya’da vefât etdi. Âlim, şâir idi. Mahdûmu Hâfız Ahmed Necîb
               Efendi’dir.

                      Sürûrî Ali Efendi -Mukayyidzâde, es-Seyyid
                      Amasyalıdır. Mahkeme-i şer’iyye mukayyidi Hâfız Ahmed Efendi’nin mahdûmudur.
               Meşâhîr-i  fuzalâdan  İkincizâde  Abdullah  Sânî  Efendi’nin  halka-i  tedrîsinde ikmâl-i tahsîl
               ederek mahkeme mukayyidi, ba’dehû şer’iyye baş kâtibi oldu. Diğer taraftan [223] tedrîs-i ulûm
               ederek ders-i âm ü müderris oldu.
                      1143’de kasabâta kadı ve ba’dehû livâlara nâib olarak iştihâr edib 1154’de sadr-ı esbak
               Zanalızâde  es-Seyyid  el-Hâc  Ahmed  Paşa’nın  sâye-i  ikbâlinde  Kayseriyye  mollası  oldu.
               Ba’dehû Sivas nâibi olup 1161’de vefât etdi. Âlim, şâir, edîb, ta’lîk-nüvîs bir hattât idi.

                      Sürûrî Mehmed Efendi-Âkifzâde, es-Seyyid
                      Amasyalıdır. Esbak Amasya müftüsü iken 1191’de vefât eden Kâmil İsmâ’îl Efendi bin
               el-Hâc  Âkif  Mustafa  Efendi  bin  Iydî  Bayram  Efendi’nin  mahdûmu  ve  evkâf-ı  hümâyûn
               müfetdişi  es-Seyyid  Abdürrahîm  ve  ser-levha-i  kudât  es-Seyyid  Ferîd  İbrâhim  Efendilerin
               birâderidir.
                      Amasya  ulemâsından  tahsîl-i  ulûm  ederek  İstanbul’a  gitdi.  Orada  bâ-imtihân silk-i
               kudâta girip niyâbet ü kazâ ile hayli bilâdı devr etdi. 1231’de Üsküb kazâsından munfasılan
               İstanbul’da görüldü. 1233 senesi evâsıtında vefât etdi. Kibâr-ı kudâtdan idi. [224]

                      Sırrî Ali Efendi-Şeyh Çelebizâde
                      Merzifonludur. Abdülgaffâr Çelebi bin Zeynelâbidîn Âbidî Çelebi mahdûmu ve Dîvân-
               ı Hümâyun kâtibi Ali Efendi’nin yeğeni, ya’nî birâderzâdesidir. Amcasının sâye-i ikbâlinde
               İstanbul’a gidip Ayasofya Medresesi’nde tahsîl-i ulûm u ma’ârife çalışdı.
                      Ba’dehû  Amasyalı  Ömer  Efendi’nin  halka-i  tedrîsinde ikmâl-i  tahsîl  edib  tarîk-i
               Nakşîbendîye meyl ederek hulefâdan oldu. Hâcesinin mu’allim-i sultânî olduğu esnâda nüfûz
               u i’tibâr sâhibi olup erbâb-ı hâcâta kapısını açtı. Bundan dolayı 1031 senesi recebinde zuhûr
               eden vak’a-i hâ’ileden sonra Merzifon’a i’zâm edildi.
                      1033’de  Devlet  Hâtun  Zâviyesi  şeyhi  olup  1035’de  kendinin  binâ  etdiği  Zâviye-i
               Nakşîbendiyyeyi ve emlâkini vakf edib 1045’de sânîyen İstanbul’a gitdi. Orada bir müddet
               kalıp  sonra  Atîk  Ali  Paşa  Câmii  ittisâlinde  kâ’in  zâviye  şeyhi  olduğu  hâlde  1063  senesi
               muharreminin on altısında vefât etdi. [225]






                                                           250
                                                           256
   252   253   254   255   256   257   258   259   260   261   262