Page 261 - 6-8
P. 261

Amasya Tarihi Cilt: 10
               Amasya Tarihi 9-12. Cilt                                                           Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR

                     Ba’dehû yüz kuruş ma’âş ile Köprü’ye avdet ve tedrîs ve neşr-i ma’ârife mübâşeret edib
               müderris oldu. Tedrîs ile iştigâl etmekte iken 1341’de neşr edilen Tevhîd-i Tedrîsât Kânûnu
               mûcebince bi’z-zarûre ihtiyâr-ı tekâ’üd etdi. Âlim, halûk, neşr-i ulûma harîs idi.

                      Sa’dullah Çelebi-Mevlânâ, İmâm
                      Amasya’nın Hakala köyünden Ebûbekir’in oğludur. Amasya’da Mevlânâ Hüsâmeddîn
               Hasan Hoyî ve Mevlânâ Pîr Şücâedddîn Ebû’l-Bekâ İlyas-ı Halvetî gibi fuzalâdan ikmâl-i tahsîl
               edib bir müddet Amasya’da ders-i âm ve Hazret-i Pîr’in irtihâlinden sonra [236] Hakala’ya
               gitdi. Orada imâm olduğu hâlde 824’de vefât etdi. Meşâhîr-i ulemâ ve sulehâdan zâhid, vâ’iz,
               Halvetî idi. “Mevlânâ Sadullah el-Hakalî” budur.

                      Sa’dullah Çelebi-İmâdzâde
                      Amasyalıdır. İçerişehir’de tekke ve imâreti olan Bedreddîn Mahmûd Çelebi evlâdından
               Hacı Mahmûd Çelebi bin Ahmed Çelebi bin Bedreddîn Mahmûd Çelebi bin Mü’eyyededdîn
               Mehmed Çelebi bin İmâdeddîn Ömer Çelebi mahdûmudur.
                      Amasya ulemâsından tahsîl-i ulûm ederek müderris, kadı ve ba’dehû Amasya vâlîsi olan
               Sultân Bâyezîd-i Sânî defterdârı oldu. 875’de bir mübâya’a hüccetinde şâhid olarak “Mevlânâ
               Sa’dullâh  bin  Hacı  Mahmûd  ed-defterî”  diye  görüldü.  878’de  ma’zûl  veya  merhûm  oldu.
               Ulemâdan  muhâsib,  şâir,  mü’eddeb  bir  zât  idi.  Meşhûr  Tâcî  Bey,  (Tâceddîn  Paşa)  bunun
               dâmâdıdır.

                      Sa’dullah Çelebi-Ahî Sa’deddinzâde
                      Amasyalıdır. Kudâtdan Mehmed Çelebi bin Feyzullâh Çelebi bin Ahî Sa’deddîn Çelebi
               mahdûmudur. Bu da ba’de’t-tahsîl [237] 857’de müderris görüldü. Ba’dehû silk-i kudâta girip
               büyük beldelere kadı olarak 884’de akzâ kudâtü’l-müslimîn görülüp 890 sâline doğru fevt oldu.
               Kibâr-ı kudât u ulemâdan idi. Mahdûmu Muhyiddîn Mehmed Çelebi’dir.

                      Sa’dullâh Bey-Sa’dül Bey
                      Amasyalıdır.  Defterdâr-ı  meşhûr  Bağdâdîzâde  el-Hâc  Sinan  Bey’in  mahdûmu  ve
               Abdullah Paşa’nın birâderidir. Tahsîl-i ma’âriften sonra Amasya vâlîsi iken Sultân Bâyezîd-i
               Sânî’ye hazîne kâtibi ve ba’dehû beytü’l-mâl-i âmme ve hâssa emîni oldu.
                      Emânetinde istikâmeti görüldüğünden 886’da Amasya vâlîsi Şehzâde Sultân Ahmed’in
               defterdârı olup 894 hudûdunda vefât etdi. Ricâl-i mâliyeden olup muhâsib, müstakîm, muktesîd
               bir zât idi. Mahdûmları Hüsâmeddîn, Sinâneddîn Beylerdir.

                      Sa’dullâh Çelebi-Çakalzâde, el-Hâc
                      Amasyalıdır. “Çakâl Kâdı” demekle meşhûr olup tercemesi [238] yukarıda geçen el-
               Hâc Bedreddîn Mahmûd Çelebi mahdûmudur. Bu da tahsîl-i ulûm etdikten sonra müderris,
               kadı, Amasya vâlîsi Şehzâde Sultân Ahmed’e karîn u musâhib ve 918’de menkûb olup Tokat’a
               gönderildi. Ba’dehû vefât etdi. Âlim, kâtib, latîfe-gû idi.

                      Sa’dullâh Bey-Hacı Beyzâde
                      Hakalalıdır.  İlyâs  Bey  bin  Abdullah  Bey  bin  Kâsım  Bey’in  mahdûmudur.  Pederi
               Şehzâde  Sultân  Ahmed’in  nezdinde  teşrîfâtçı  iken  918’de  menkûb  olmuşdu.  Kendisi
               mu’ahharan züamadan olup ceddinin medresesi vakfına mütevellî ve ba’dehû Amasya alaybeyi
               oldu. 945 sâlinden sonra vefât etdi.

                      Sa’dullâh Efendi-Şeyh Şâdilüzâde
                      Amasyalıdır. Fuzalâdan Hızır Paşa müderrisi “Şeyh Şâdilü” demekle meşhûr Mevlânâ
               Muhyiddîn  Mehmed  Efendi’nin  mahdûmudur.  Pederinden  ve  Amasya’da  Hüseyniyye



                                                           254
                                                           260
   256   257   258   259   260   261   262   263   264   265   266