Page 480 - 6-8

Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
Amasya Tarihi 9-12. Cilt Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR

[393] Âşık Mehmed Çelebi-Kara Hâfızzâde
956’da Medine-i Münevvere’de vefât eden Amasyalı Ömer Çelebi bin Kara Hâfız
Mehmed Çelebi mahdûmudur. 952’de doğdu. Medine-i Münevvere ulemâsından ikmâl-i tahsîl
ederek Harem-i Şerîf-i Nebevî’de ders okuttu. Bir müddet tedrîs-i hadîs ve tefsîre devam edib
998’de Mısır’da Sinan Paşa’nın yapdırdığı medresesi müderrisi ve sonra Sultân Murâd-ı
Sâlis’in Medine-i Münevvere’de yaptırdığı imâreti şeyhi ve ba’dehû medresesi müderrisi ve
1018’de şeyhü’l-harem-i nebevî olduğu halde 1021’de vefât etdi. Bakî’de pederi yanında
medfûndur.
Arâbî ve Fârisî dillerine anadili gibi vâkıf, âlim, kâmil, müttakî, müverrih bir zât idi.
“Hülâsatü’l-Ahbâr” adlı Medine-i Münevvere târihini hâvî bir eseri meşhûrdur. Mahdûmu
Abdullah Saîd Efendi de ricâl-i Harem’dendir.

Âşık Mehmed Ağa-Odabaşıoğlu
Amasya yeniçerilerinden Ahmed Ağa bin Odabaşı Halil Ağa’nın oğludur. Bu da yeniçeri
çavuşlarından olup Çöğür çalar, destân söylerdi. Mükemmel bir halk şâiri olduğundan
muhârebelerde çok işe yarardı. Garibler Mescidi-Selağzı civârındaki [394] kahvehânede yarânı
toplardı. 1220 yılına doğru ömrü âhir oldu. Sesi ve nağmesi güzel, orta boylu, yakışıklı saz
çalmada mâhir bir destancı idi.
İçerişehir’de Kırkbedel civârında hânesi var idi. Evlâdına Âşıkoğulları dendi. Bunlardan diş
tabîbi Ahmed Hamdi Efendi, Amasyalı İsmail Hakkı Paşa’ya dâmâd olup Üsküdar’da icrâ-yı sanat
etmekte iken 1338’de vefât etdi.

Âsım İbrâhim Bey-Yeğenzâde Hacı
Amasya eşrâfından Ahmed İzzet Bey bin Ömer Paşa Bey mahdûmu olup tercemesi yukarıda
“İbrâhim Âsım Bey Yeğenzâde Hacı” unvânı ile yazılıydı.

Âsım Ahmed Bey-Doktor
Merzifonludur. 150 [395]

Âsım Mehmed Efendi-Selimzâde
Amasya a’yânından esbak Surre emîni Palancızâde Hacı Selim Ağa’nın mahdûmudur.
Amasya fuzalâsından Seküköylüzâde Allâme Kâşif Mehmed Efendi’den ikmâl-i tahsîl edib
İstanbul’a gitdi. Bi’l-imtihân İstanbul müderrisi olup bir müddet Amasya’da tedrîs-i ulûm etdi.
1203 vak’asında İstanbul’a gidip silk-i kudâta girdi. Büyük beldelere kadı olarak 1221’de
serlevha-i kudât-ı Anadolu görüldü. Ba’dehû vefât etdi. Kâmil, ulemâdan idi. Mahdûmu
Mustafa Vehbi Efendi de kadılardandır. [396]

Âsım Mustafa Efendi-Helvâcızâde Hâfız
Amasya helvâcılarından Hasan Ağa’nın oğludur. 1287’de doğdu. Balcı mektebinde
Hattât Hacı Halil Efendi’den hıfz-ı Kur’ân ve Rüşdiye Mektebi’nde mukaddimât-ı ulûmu
öğrenip ikinci derecede şehâdetnâme ahz etdikden sonra 1308’de İstanbul’a gitdi.
Perşembeli Ahmed Remzi Efendi’den sabah derslerine devam etdiği esnâda Harpûtî
Abdullatîf, İçilli Süleyman Sırrî, Tokatlı Kasîr Ahmed, Köprülü Cemâleddîn, Limnili İbrâhim
Efendilerden de istifâde etdi. 1316’da Ahmed Remzi Efendi’den mücâz ve açılan imtihânda
muvaffak olup 1318’de alay müftüsü oldu.
Bu târihten itibâren Harput, Sivas, Çanakkale, Erzincan vilâyetlerinde vazîfe gördü.
Tabur meclisinde a’zâ ve sonunda Erzincan Hastahâne-i Askerî meclisinde reis iken 1338’de

150 Müellif “Âsım Ahmed Bey-Doktor” tercemesini eksik bırakmıştır. (Ed.)

475
479