Page 62 - 6-8
P. 62

Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
               Amasya Tarihi 9-12. Cilt                                                           Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR

               Emin Efendi bin es-Seyyid Mehmed Efendi’nin mahdûmudur. Hıfz-ı Kur’ân ve tahsîl-i irfân
               ederken 1187’de pederinin vefâtı üzerine Pervâne Bey vakfı mütevellîsi oldu.
                     Bâ’dehû 1216 şevvâlinde pederinin vefâtıyla Gümüşlüzâde Câmi-i şerîfi imâmı olup savt
               ü edâsıyla câmi-i mezkûr şenlendi. Kırk yıldan ziyâde imâmet edib 1273’de dâr-ı bekâya rihlet
               etdi.
                     Sulehâdan nâfızü’l-kelîm, Hâfız-ı Kur’ân, mücevvid kârî bir zât idi. Oğulları es-Seyyid
               el-Hâc Ebûbekir, Mustafa, Mehmed Emin Efendilerdir. Hacı Hâfız Ebûbekir Efendi’nin evlâd-
               ı ahfâdı ma’rûfdur. Hâfız Mehmed Emin Efendi mecânîn-i meşhûreden idi. Mustafa Efendi
               câmi-i mezkûr imâmı idi. [179]

                     Hakkı İbrâhim Efendi-Halvetî es-Seyyid eş-Şeyh
                     Amasyalı Ali mahdûmudur. Eş-Şeyh Hasan Sinanî Efendi’nin hulefâsından es-Seyyid eş-
               Şeyh Osmân Efendi’nin halka-i zikr ü irşâdında tahsîl-i irfân ve tekmîl-i sülûk ederek mûmâ-
               ileyhden hilâfet aldı.
                     Bâ’dehû a’yândan esbak Amasya mütesellimi Ak Hasanzâde Hâfız el-Hâc Hasan Ağa’nın
               1244’de Abdüllatîf Efendi Kütübhânesi ittisâlinde yaptırdığı zâviyesi şeyhi olup on yıl kadar
               burada tezkîr ve irşâd-ı halk ile iştigâl ederek 1250 senesi recebinin on yedinci günü dâr-ı naîme
               irtihâl etdi.
                     Âlim,  sâlih,  münzevî,  mazınneden  bir  zât-ı  sütûde-simât  idi.  Şâir,  âşık-meşreb  olup
               tekkesinde  İlâhiyâtı  okunur.  Zikr  ü  tevhîd  esnâsında  halk-ı  teshîr  edecek  hâlât  ü  vecd  irâe
               ederdi. Vaaz ü nefesi müessir, bükâsı gâlib idi. Hulefâsından es-Şeyh Mansur Efendi yerini
               tutdu.

                     Hakkı İsmail Paşa-Hacı Said Ağazâde es-Seyyid
                     Amasyalıdır. Dergâh-ı âlî kapıcı-başılarından olup [180] Hâfız Seyyid Paşa’nın kethüdâsı
               ve Hüsameddîn Temennâyî mütevellîsi Geyiklioğlu el-Hâc Said Mehmed Ağa bin İsmail Ağa
               bin Mehmed Ağa bin Geyikli el-Hâc Hasan Ağa’nın mahdûmudur.
                     Gümüşlüzâde  Mahallesi’nde  doğdu.  Pederinin  hayatında  Amasyalızâde  Hacı  İbrâhim
               Efendi’nin  himmetiyle  teberdârân-ı  hâssa  silkine  girdi.  Enderûnda  terbiye  görüb  peşkir
               ağalığına kadar terakkî gördü. 1218’de dergâh-ı âlî kapıcı-başılığıyla taşra çıkarıldı.
                     1222 senesi  rebîülevvelinde hal’i  Selîm  Hân’ı fitnesinde Efendisi maktûl olduğundan
               Amasya’ya geldi. 1224’de beş yüz nefer gönüllü neferâtına baş-bûğ olarak Rus harbine gitdi.
               Ba’de’l-avdeh 1227’de sânîyen sekiz yüz nefer baş-buğu olarak Yergöğü Kal’ası muhâfazasına
               gitdi.
                     Orada yararlıklar gösterdiğinden 1230’da İzmid mütesellimi ve 1232’de Silahdâr Hâfız
               Ali  Paşa  vezâretle  Yergöğü  muhâfızı  oldukta  müşârün-ileyhin  kethüdâsı  olarak  sânîyen
               Yergöğü Kal’asına gitdi. 1234 senesi evâilinde Hâfız Paşa hastalandığından Yergöğü Kal’ası
               muhâfızı vekili oldu. [181] ve sene-i mezbûrenin rebîülâhirinde Hâfız Paşa’nın irtihâli üzerine
               bâ-rütbe-i mîr-i mîrâni Yergöğü muhâfızı ve 1235 senesi cumâdelâhiresinin yirmi yedisinde
               ilâveten Köstendil sancâğı mutasarrıfı oldu.
                     1236’da  Rum  isyânının  mürevviclerinden  İbsilanti  ve  oğlu  Aleksandr  ve  Dimitri
               hâinlerini ta’kîb ederek Yergöğü civârında Dimitri ve Hristo ve sâir haveneden çoklarını hayyen
               der-dest ve bir çoklarını da i’dâm ederek kellelerini İstanbul’a irsâl etmekle  “Aferin Hakkı
               Paşa’ya Hakkı-ı Teâli berhûrdâr eylesün” diye taltîf-i padişâhîye mazhâr oldu.
                     1237’de  İbsilanti  oğlu  Aleksandr’ın  etrafa  neşr  etdiği  tahrik-âmîz  evrâkını  toplayıb
               bunları neşr eden Rum müfsidlerinden dördünü ahz ve i’dâm ve kesik başlarını evrâklarıyla
               beraber İstanbul’a takdîm etmekle karîn-i takdîr-i âlî olup yirmi beş kuruş harçlık atiyyesiyle
               taltîf edildi.
                     Binaen-aleyh  1237  senesi  zilka’desinin  beşinde  rütbe-i  vezâret  ihsân  buyurulub
               zilhiccesinin üçüncü günü Sivas vâlîsi oldu. Fakat 1239 senesi  [182] recebinde Amasya’da



                                                           51
                                                           61
   57   58   59   60   61   62   63   64   65   66   67