Page 63 - 6-8
P. 63

Amasya Tarihi Cilt: 9
               Amasya Tarihi 9-12. Cilt                                                           Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR            Amasya Tarihi 9-12. Cilt                                                           Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR

               vukû bulan “Yeniçeri-Talebe” kıtâlinden dolayı berây-ı tahkîkât Amasya’ya gelmişdi.                                    22
                     Vak’anın fecâati karşısında pek müteessir olarak ibrâz-ı şiddet eylediğinden vâki olan                                 Meşâyih-i  kibâr-ı  Hâlidiyyeden  Karabağî  el-Hâc  Hamza  Nigârî  Efendi’ye  inâbe  edib
               şikâyetler üzerine sene-i mezbûre şevvâlinde azl ile vezâreti ref’ edilerek Amasya’da me’mûr-                          müşârün-ileyhin  halka-i  zikr  ü  tevhidine  mülâzemet  ve  sohbetine  muvâzabet  edib  1291
               ı ikâmet oldu. Ancak vak’anın fecâati İstanbul’a arz edildiğinden şiddette mazereti anlaşılmakla                       rebiülevvelinin on dokuzuncu günü vefât etdi. İlm ü irfân sâhibi, latîf ve küşâde-meşreb, vakûr,
               1240 senesi saferinde ibkâ-yı vezâretiyle Van vâlîsi oldu.                                                             nâfizü’l-kelîm bir zât idi.
                     1242  senesi  rebîülevvelinde  Şam  vâlîsi  olup  gitdi.  1243  senesi  şâbânında  Dürzîlerin                          Mahdûm-ı yegânesi Abdulhalîm Hilmi Efendi’dir. Bunun mahdûmları ve vükelâ-yı deâvâ
               harekâtı  ve  Şamîlerin  şikâyeti  yüzünden  ikinci  defa  vezâreti  ref’  edilerek  Amasya’ya                         meşâhîrinden  Hasan  Eşref  Bey  ile  İbrâhim  Yümnî  Bey’dir.  Eşref  Bey  evlâdıyla  beraber
               gönderildi. 1244 senesi rebîülâhirinin evâsıtında vezâreti yine ibkâ edilib sânîyen Sivas vâlîsi                       Amasya’nın medâr-ı iftihârı olan bir zât-ı muhteremdir.
               olarak Rus harbine me’mûr oldu.
                     Derhal  Sivas  eyaleti  askerini  toplayıb  muhâfazasına  me’mûr  olduğu  Ahıska’ya  gitdi.                            Hakkı İsmail Bey-Desterecizâde el-Hâc
               Vakî  olan  muhârebe-i  şedîdede  Ahıskalıların  Ruslara  ilticâsı  yüzünden  1245  senesi                                   Amasyalıdır.  Amasya  civârında  Gani  Köylü  Mûsa’nın  mahdûmu  [186]  olup  1275’de
               muharreminde münhezim ve esir olduğunu müteâkib kemâl-i teessüründen vefât [183] etdi.                                 Amasya’da  doğdu.  Küçük  yaşında  pederi  vefât  etdiğinden  validesi  Desterecioğlu  Mehmed
                     Müdebbir,  mukdim,  şecî  idi.  Mahdûmları  es-Seyyid  Mehmed  Saîd,  Ahmed  İzzed                               Ağa’ya vardı. Mehmed Ağa’nın rabîbi olduğundan “Desterecizâde” demekle meşhûr oldu.
               Beylerdir.  Kethüdâsı Esad Bey, ba’dehû Firûz Bey’dir. Silâhdârı Amasyalı Kara Hüseyin Oğlu                                  Amasya  Mekteb-i  Rüşdiyyesinde  fünûn-ı  lâzimeyi  okuyub  Erzurum  İdadî-i  Askerî
               Mehmed Ağa ve hazinedârı da Yûsuf Ağa’dır.                                                                             Mektebine girdi. Burada tahsîl-i ikmâl edib Harbiye mektebine gitdi. Bu mektebden 1298’de
                                                                                                                                      mülâzım-ı sânî olarak neş’et etdi.
                     Hakkı İsmail Ağa-Geyiklioğlu el-Hâc                                                                                    1299’da beşinci ordû-yı hümâyûna me’mûren Şam’a gidip orada ordu müşîri Amasyalı
                     Amasyalıdır. Hüsameddîn Temennâyî vakfı mütevellîsi Hâfız Hasan Ağa bin İsmail Ağa                               Hüseyin Fevzi Paşa’nın himmetiyle 1300’de Şam Rüşdiyye-i Askerîyesi dâhiliye zâbiti oldu.
               bin Mehmed Ağa’nın oğludur. Pederinin vefâtında Hüsameddîn Temennâyî vakfı mütevellîsi                                 1303’de  mülâzım-ı  evvel  ve  1309’da  yüzbaşı  oldu.  1313  senesi  şâbânında  bu  zâtı  Şam’da
               oldu. Ammizâdesi es-Seyyid Hakkı İsmail Paşa’nın Sivas Valiliği’nde Amasya’da teayyün edib                             Dâhiliye zabıtı ve yüzbaşı olarak ziyâret etdim.
               meclis-i a’yân âzâsı oldu.                                                                                                   1315 senesi evâilinde kolağası olup Van Livâsı taburlarından birine nakl edildi. 1323’de
                     1239 senesi şevvâlinde Sivas ve Amasya vâlîsi olan Malatyalı Köse Mehmed Paşa’nın                                binbaşı olup Diyârbekir’e geldi. Burada sekiz yıl kadar îfâ-yı hizmet edib 1331’de vefât etdiği
               kethüdâsı olup Sivas’a gitdi. 1240 senesi saferinin gurresinde Hacı Yûsufzâde es-Seyyid el-Hâc                         haber verildi. Müdebbir [187] âkîl, halîm, dindâr idi. Bilâ-tekellüf Arapça konuşurdu.
               Ali Ağa’nın nefyinde Amasya mütesellimi olarak geldi.
                     1241 senesi zilka’desinin selhinde mütesellimlikden azliyle Sivas’a celb edildi. 1244’de                               Hakkı İsmail Paşazâde-Saçlızâde
               ammizâdesi es-Seyyid Hakkı [184] Paşa ile harbe gidip esir oldu. 1246’da esâretden kurtulub                                  Amasyalıdır. Esbak Amasya müftüsü Saçlı el-Hâc Mahmûd Efendi’nin birâderi el-Hâc
               Temennâ Mahallesi’nde bir müddet oturdu. Bâ’dehû ba’zı hidemât-ı mîrîyede istihdâm edilerek                            Ahmed  Efendizâde  sandık  emîni  Osmân  Efendi’nin  mahdûmudur.  Validesi  Amasya
               dergâh-ı  âlî  kapıcı-başılığı  verilip  1255’de  vefât  etdi.  Mahdûmu  Mehmed  Said  Efendi’dir.                     mütesellimi  el-Hâc  Hakkı  İsmail  Ağazâde  Mehmed  Said  Efendi’nin  kerîmesidir.    Pederi
                                                                                                                                                                                                                        23
               Bunun kerîmezâdesi de Hakkı İsmail Paşa’dır.                                                                           Osmân Efendi’ye “Saçlının Osmân Efendi” dendiği münâsebetle Saçlızâde diye ma’rûf oldu.
                                                                                                                                            1270’de doğdu. 1278’de pederinin vefâtı üzerine Amcası Mahkeme-i şer’iyye baş-kâtibi
                                                                                                                                                                                               24
                     Hakkı İsmail Efendi-İnepazarlızâde el-Hâc                                                                        Rahmi  Mehmed  Efendi’nin  hücre-i  terbiyesinde  büyüdü.   Amasya  Mekteb-i  Rüştiyesinde
                     Amasyalıdır. 1244’de vefât eden ulemâdan İnepazarlı es-Seyyid Hasan Efendi bin el-Hâc                            ikmâl-i  tahsîl  etdikden  sonra  Rahmi  Efendi’nin  himmetiyle  Kuleli  İdâdî-i  Askeriyesine,
               Ömer  bin  Resul’ün  mahdûmudur.  Yukarıda  mufassalan  tercümesi  yazılan  ve  1273  senesi                           buradan Harbiye mektebine gitdi.
               zilhiccesinde  Mekke-i  Mükerreme’de  vefât  eden  el-Hâc  İsmail  Hakkı  Efendi’dir.  Oraya                                 1294’de  Harbiye  mektebinden  mülâzım-ı  sânî  olarak  neş’et  edib  İstanbul  kıtaâtından
               mürâca’ât.                                                                                                             birine yerleşdi. Bâ’dehû, mülâzım-ı evvel olup 1299’da yüzbaşılıkla harbiye nezâreti levâzım
                                                                                                                                      dâiresine me’mûr ve 1307’de binbaşı oldu. [188]
                     Hakkı İsmail Bey-Şirvânîzâde                                                                                           1315’de  Yunan  harbine  me’mûren  Teselya’ya  gideceği  esnâda  kâ’im-makâm  olup
                     Amasyalıdır. Sadr-ı  Esbak Mehmed Rüştü  Paşa bin  Şirvânî  el-Hâc  İsmail Efendi’nin                            mütâreke esnâsında Larisa,  Tırhala sancâğı mutasarrıfı ve askerî kumândânı oldu. Ba’de’l-
               mahdûmudur.  Amasya’da  Yakutiye  Mahallesi’nde  doğdu.  Sonra  pederiyle  İstanbul’a  gidip                           musâleha avdetle levâzım dâiresi ikinci şube müdürü oldu.
               biraz okudu. Pederinin vezâretinde âmedî kalemine girdi. Ba’dehû hulefâdan olup mâlen ve                                     1316’da hisâbât-ı askeriyyeyi tetkîke me’mûr olup pek çok ve büyük ihtilâsâtı meydana
               bedenen sûi isti’mâli haddîni tecavüz etdiğinden 1291 senesi saferinin onbirinde vefât etdi. Bir                       çıkardığından  dolayı  muhtelisler  tarafından  bir  takım  müftereyât  ve  isnâdâta  mârûz  kaldı.
               kerîmesini  ammizâdesi  Hâlid  [185]  Bey  tezevvüc  etdi.  Bunun  mahdûmu  Mehmed  Fuâd                               1317’de Yıldız Mahkeme-i Askeriyesi’nin verdiği yanlış bir karar ile rütbesinin ref’ine ve kale
               Bey’dir.
                                                                                                                                      22
                                                                                                                                         1290’da düçâr olduğu hastalığın tedavisi için İstanbul’a gidip Sadrâzam Şirvânîzâde Mehmed Rüştü Paşa ile
                     Hakkı İsmail Efendi-Payaslızâde el-Hâc                                                                             aralarında samimîyet olduğundan tedavide ihtimâm edildi. Bir mutasarrıflığa tayini esnâsında affını rica etmekle
                     Amasyalıdır. A’yân-ı ulemâdan el-Hâc Abdülhalîm Efendi bin Payaslı el-Hâc Mehmed                                   Amasya Defter-i Hakânî müdürü olub geldi.
               Efendi’nin mahdûmudur. Ba’de’t-tahsîl pederinin mahlûlünden Firûz Ağa müderrisi ve 1278                                23  Kendisi pederinden yetim kaldığı münâsebetle bunları bilmez. Saçlı Müftü Hacı Mahmud Efendi’nin hafîdi
               senesinden itibâren meclis-i deâvâ ve ba’dehû meclis idâre âzâsı olup fevkalâde teayyün etdi.                            olduğunu zann ederdi. Bunları gerek pederini ve gerek validesini ve bunun pederi Mehmed Said Efendi’yi
                                                                                                                                        şahsen ve neseben bilen Helvacı Hacı Mustafa Ağa tarif ve tashîh etmişdi.
                                                                                                                                      24  Bu Rahmi Mehmed Efendi’yi kendisi dayım diye tanırdı. Fakat Hacı Mustafa Ağa pederinin kardaşı yani amcası
                                                                                                                                        derdi.

                                                           52                                                                                                                     53
                                                           62
   58   59   60   61   62   63   64   65   66   67   68